Tansiyon nedir? Yüksek tansiyon belirtileri, Tansiyon zararları, tansiyon nasıl yükselir, düşük tansiyon belirtileri, Tansiyon hakkında bilgi.
Tansiyon, kan basıncı anlamına gelir. Tansiyon hastalarının atardamar kan basıncının normalden yüksektir. İki çeşit tansiyon vardır. Yüksek tansiyon (hipertansiyon), düşük tansiyon (hipotansiyon).
Yüksek Tansiyon: En sık görülen nedenlerden biri, küçük atardamarların iç çaplarının daralması sonucu damar sisteminin direncinin artmasıdır. Damar esnekliğinin azalması durumunda büyük damarların kan atımı sırasında yeterince genişleyememesi sonucu sistol basıncı yükselir, diastol basıncı ise düşer. Yüksek tansiyon kalp ve damar hastalıklarına yol açar, artheroskleroz ve miyokart enfarktüsünü hızlandırır, beyin kanamalarına neden olur, gözde retina damarlarını yıkıma uğrayarak bozar, böbrekte işlev bozukluklarına yol açar, kol ve bacak arterlerinde yol açtığı yıkım sonucu yürüme güçlüklerine, hatta zaman zaman gerekli kanı alamamaktan kaynaklanan kangrenlere yol açar. Hastaların % 80′inde hastalığa yol açan neden bilinmez, kalan % 20′sinde ise böbrek hastalıkları, büyük damar anomalileri, hormon bozuklukları yüksek tansiyonun başlıca nedenidir.
Belirtileri:Yüksek tansiyonlu hastalarda başta ve ensede ağrı, kulaklarda çınlama, sıkıntı duygusu, çarpıntı, erken yorulma vb belirtiler görülür. Daha ileri dönemlerde de zarar gören organlardaki bozukluklar eklenir. Önceleri kolaylıkla hissedilen bu belirtileri, tansiyonun yaşam, fazla tuz, soyaçekim, doğum kontrol hapları, sigara, hareketsizlik, yüksek tansiyona yakalanma olasılığını artıran öğelerdir. Küçük tansiyonun yüksek olması durumunda hastalık en hızlı biçimiyle gelişir. Önlenmemesi durumunda böbrek yetmezliğine, birkaç ay içinde de ölüme yol açar. Yüksek tansiyon olaylarında tuzun kısıtlanması gerekir.
Ayrıca hastalar gözetim altında tutulmalıdır. Günümüzde tedavi edilemeyen yüksek tansiyon çok azdır. İlaçlar basamaklar halinde aşamalı olarak kullanılır, bir basamaktaki ilaçlardan yarar görülmemesi durumunda, öncekiler kesilmeden sonraki basamağın ilaçlan eklenir.
Düşük Tansiyon: Atardamar kan basıncının kalp atımı sırasında normalin altına düşmesidir. Daha önce yüksek olan tansiyonun birden normale inmesi de aynı belirtileri verir. Büyük tansiyonun 80 mm/Hg”den düşük olduğu durumlarda böbrek kan akımı ve idrar miktarı belirgin biçimde azalır, daha düşük değerlerde ise tümden durur. Bu durumun sürmesi ölümle sonuçlanabilen bir dizi olaya yol açar.
Tansiyon düşüklüğünün nedenleri: Vücutta dolaşan kan miktarının azalması (ani kanamalar, aşırı terleme, yanıklar, ishaller, şeker hastalıkları, Addison hastalığı, böbrek hastalıkları vb); kalbin pompalama gücünde belirgin düşüş (kalp yetmezlikleri, kalp kapakçıklarındaki bozukluklar, kalp zarı iltihaplan, kalp urları, kalp kasında yabancı madde toplanması vb); damar direncinin azaldığı durumlar.
Belirtileri:Baş dönmesi, göz kararması, bilinç kaybı gibi belirtiler veren düşük tansiyonun aniden gelişmesi durumunda yüzde solgunluk ve aşırı terleme görülür. Tedavisi nedene bağlı olarak yapılır. Birden gelişen tansiyon düşüklüğü olayında hasta yatırılıp ayakları 45° açıyla kaldırılır. Gecikmeden nedene yönelik tedaviye geçilir. Örneğin varsa kanama durdurulur; damar içine kan, plazma vb gibi sıvılar verilir. Düşük tansiyon olayında ayrıca birtakım ameliyatlarda yaranın kanamasını azaltmak amacıyla yapay olarak da yararlanılır.