Ağrı, vücudun herhangi bir yerinde duyulan şiddetli ve sürekli acı’dır. Diğer bir ifade ile Ağrı, hastalık, yaralanma gibi nedenlerle bedenin herhangi bir yerinde duyumsanan sürekli ve yeğin acıdır. Ağrı hissini herkes bilir. Buna rağmen ağrıyı tarif etmek zordur ve neticede anlaşılmayabilir. Ağrının temel amacı, organizmayı dış ve iç zararlı uyarılar üzerine bilgilendirmeğe yöneliktir. Ağrılı bir olaya, bu hoş olmayan duyu halinin yanı sıra solunum ve dolaşım değişiklikleriyle ruhsal tepkiler biçiminde, değişik düzeylerde bir dizi sinirsel uyan eşlik eder. Bu nedenle ağrı basit bir duyu değişikliği olarak ele alınmamalıdır. Öte yandan kişilerde aynı derecede ağrı doğurucu etkenler ayrı derecelerde ağrı uyandırabilir. Bu bakımdan, bireyin kişilik yapısı ve ağrı deneyimleri, ağrılı durumun değerlendirilmesini etkiler.
Ağrının uyandırılmasında ve algılanmasında organizmada kimyasal, nörohümoral ve sinirsel değişiklikler eşlik eder. Örneğin, deri ve deri altı dokuları için zararlı etkenler o noktada hücrelerden bazı kimyasal maddelerin açığa çıkmasına (bradikinin, prostaglandin vb) neden olur. Bu kimyasal maddeler o bölgedeki belli sinir uçlarını uyarır ve ağrılı uyarı, duyu sinirleri boyunca elektriksel bir olay olarak merkezi sinir sistemine taşınır. Bu taşınma sırasında sinirler arasında geçiş, kimyasal ileti (nörohümoral maddeler) aracılığıyla olur. Bunlar arasında P maddesinin önemi yakın yıllarda ortaya konmuştur.
Ağrılı uyanlar, merkezi sinir sistemi içinde değişik düzeylerde değerlendirmeye uğrayarak belli tepkilerin doğmasına neden olurlar. İlk değerlendirme düzeyi omuriliğe girer girmez oluşur. Giderek, daha üst düzeyinde (örneğin talamusta) ve son olarak beynin kabuk kesiminde ağrılı uyarıların değerlendirilmeleri yapılır. Merkezi sinir sisteminde ağrılı uyarıların iletisini kolaylaştıran P maddesi gibi, bunların bastırılmasında görev alan bazı kimyasal maddelerin bulunduğu (örneğin endorfınler) yakın yıllarda ortaya konmuştur.
Niteliklerine ve yerleşme yerlerine göre değişik tipte ağrılar tanımlanır. Örneğin, yanıcı ağrılar (kozalji), spastik iç organ ağrıları (kolikler), başta damarsal kökenli, zonklayıcı ağrılar (migren), kalp enfarktüsünde göğüste sıkıntı ile birlikte şiddetli ağrı (angina pektoris), kaslarda yaygın ağrı (miyalji), kola yayılan ağrı (brakiyalji), siyatik sinirinin ağrısı (siyatji) ve bele yerleşik ağrı (lumbago) vb.