Ödem; kandaki sıvıların damar dışına fazla çıkması ya da kan dolaşımına geri dönmesinin engellenmesi sonucunda dokularda oluşan sıvı toplanmasıdır. Diğer bir ifade ile, Hydropsy ve su toplama olarak da bilinen ödem, vücut dokularında akışkan birikmesi nedeniyle oluşan şişliktir. Ödem vücudun herhangi bir bölümünde oluşabilmesine rağmen genellikle eller, ayak bilekleri, bacaklar ve ayakları etkilemektedir.
Ödemin ortak belirtileri o bölgeye birkaç saniye basılı tutulduğunda şişlik, gerginlik, ciltte parlaklık ya da çukurlaşma oluşmasıdır.
Saatlerce oturma, yüksek tuz alımı, yetersiz beslenme, böcek ısırıkları, adet öncesi sendrom ve gebelik için belirli bir pozisyonda kalmak gibi durumlar hafif ödem vak”alarına neden olabilir.
Ödem oluşum nedeni
Damarlar ve çevre dokular arasındaki dengeyi sağlayan ve birbirlerine zıt iki basınç mekanizmasındaki bozukluktur. Bu basınçlar hidrostatik ve osmotik basınç olarak bilinir. Hidrostatik basınç değişmelerin bağlı ödemlere uzun süren hiperemi, kalp yetmezliği, varisler, siroz ve açlıkta rastlanır. Osmotik (onkotik) basınç bozulmasına bağlı ödemeler iltihaplarda, zehirlenmelerde, allerjilerde ve şokta saptanır. En tehlikeli olan ödemler, ölüme yol açtıkları için beyin ve gırtlakta oluşan; kalp ve böbrek hastalıklarının yol açtıkları ödemlerdir. Tedavileri de nedenlere göre değişir. Böbrek hastalıklarının yol açtıkları ödem, sabahları daha fazladır ve önce yüzde ve göz altlarında ortaya çıkar. Kalp hastalıklarının yol açtığı ödem ise ayak bilekleriyle vücudun alt bölgelerinde belirir. Kronik alkolizm sonucu ortaya çıkan karaciğer hastalığında ödem bacaklar ve batın kısmında belirgin bir biçimde görülür.
ÖDEME İYİ GELEN BİTKİLER
Ödem tedavisinde ilk adım bir doktora danışarak ödemin ana nedeninin bulunması olmalıdır. Eğer karaciğer, kalp ya da böbrek rahatsızlıkları gibi hastalıklar ödeme neden oluyorsa, ödem tedavisi için bu hastalıkların tedavi edilmesi gerekir.
Ancak bazı durumlarda tuzu azaltmak, spor yapmak ya da çeşitli bitkilerin yardımına başvurmak da ödem atmakta işe yarayan yöntemlerdir.
ELMA SİRKESİ: Elma sirkesi ödem belirtilerini azaltmak için en iyi ilaçlardan biridir. Potasyum açısından zengin olması vücuttaki potasyum ihtiyacını karşılayarak sıvı tutumunu önlemektedir. Ayrıca elma sirkesi anti-inflamatuar özelliği sayesinde de şişlik ve ağrıyı azaltmaya da yardımcı olur.
KARAHİNDİBA: Karahindiba kökü ve yaprakları, asırlardır şifa amacıyla kullanılmaktadır. Sindirim sorunları, şişkinlik, cilt problemleri, ateş ve diyabet hastalıkları için karahindiba bitkisinin önerildiğine bugün bile sıkça şahit oluruz.
Karahindiba antioksidan özellikleri ve idrar söktürücü yönüyle, ödeme ve şişkinliğe iyi gelen bitkiler arasına da girmiştir. Karahindiba çayı içerek bitkinin bu yararını görebilirsiniz. Ancak eğer idrar söktürücü kullanıyorsanız karahindiba almanız sakıncalı olabilir.
MAYDANOZ: Salatalarımızdan ve yemeklerimizden eksik etmediğimiz maydanoz, idrar söktürücü olarak böbreklere yardımcı olan ve vücudun su tutmasını engelleyen başlıca bitkilerden biridir. Hatta bu yönüyle böbrek temizleyen bitkiler arasında başı çeker.
ISIRGAN OTU: Isırgan otu sadece bugün değil çok eski tarihlerden beri şişkinlik, vücudun su toplaması ve eklem ağrıları için önerilmektedir. Diğer sıraladığımız bitkiler gibi ısırgan otunun da idrar söktürücü etkisi vardır. Özellikle kalp yetmezliği, idrar yolu iltihabı ve hipertansiyon nedeniyle oluşan ödem şikâyetlerinde önerilir.
ALIÇ MEYVESİ: Alıç bitkisi kalp dostu bir bitkidir. Kalbi güçlendirir ve böylece kan dolaşımını da iyileştirir. Kan dolaşımının iyileşmesi özellikle de bacaklarda görülen ödemin azalmasına yardımcı olabilir.
MISIR PÜSKÜLÜ: Mısır püskülü çeşitli proteinler, vitaminler, mineraller ve lif içerir. Ayrıca idrar söktürücü haplar kadar etkili kimyasallar da bu bitkide bulunur. Kan şekerini dengelemeye ve iltihap gidermeye yardımcı olur. Bu özellikleriyle mısır püskülünün idrar yolları enfeksiyonu ve böbrek taşları için önerildiğine de şahit oluruz.
***Mısır püskülünü kaynatıp süzerek, çay şeklinde içebilirsiniz. Ancak ödem sorunu olmayanlara tavsiye edilmez çünkü vücudun fazla olmayan, gerekli suyunun atılmasına neden olabilir.
DULAVRATOTU: Dulavratotu pek çok kişi tarafından farklı nedenlerden dolayı kullanılır: idrara çıkmayı kolaylaştırır, mikropları öldürür, yüksek tansiyonu dengeler, ateş düşürür, kanı temizler.
Mide bağırsak rahatsızlıklarına, eklem ağrılarına, idrar kesesi enfeksiyonlarına ve cilt problemlerine iyi gelir. Tüm bu özellikler vücutta oluşan ödemin azalmasına da etki eder. Dulavratotunun kökü ile hazırlanmış çayı, vücuttaki fazla suyu atmak için içebilirsiniz.
ÖDEM İÇİN EXTRA ÖNERİLER
• Alt eklemlerde oluşan şişlik için ayaklarınızı 30 saniye boyunca soğuk suda ıslatın ve daha sonra yaklaşık 5 dakika boyunca ılık suda ıslatın. İstenilen sonuçları elde edinceye kadar günde 3 kez bu işlemi tekrarlayın.
•
• Hamilelik nedeniyle ayaklarda oluşan şişlikleri hafifletmek için soğuk kompres uygulayabilirsiniz.
•
• Ellerde ve kollarda oluşan ödem için yaklaşık 30 dakika boyunca günde 3 kez kalp seviyesinde kollarınızı dinlendirin.
• Bacakta oluşan ödem için günde birkaç kez 30 dakika boyunca bacaklarınızı kalp seviyesinin üstüne yükseltin. Bu işlem için yastık kullanın.
• Ödemi önlemek için sigara kullanımını sınırlandırın.
•
• Dokularda toplanan sıvıyı önlemek için bacaklar üzerinde baskı uygulayın ve kompresyon çorapları ya da kollu eldiven kullanın.
•
• Günlük olarak iki kez B6 vitamini takviyeleri (50 mg) alın. Ancak kullanmadan önce doktorunuza danışın.
• Magnezyum eksikliği ödem riskine katkıda bulunabilir. Bu nedenle ek takviye alarak belirtileri azaltmaya yardımcı olabilirsiniz. Uygun doz için mutlaka doktorunuza danışın.
• Muz, kuru üzüm, domates salçası, meyve suyu, beyaz fasulye, soya fasulyesi ve barbunya fasulyesi gibi potasyum açısından yüksek gıdalar tüketin. Potasyum vücutta bulunan aşırı sıvının ortadan kaldırılmasına yardımcı olmaktadır.
• Günlük olarak bol su tüketimi ödemle hızlı mücadele için etkilidir. Ayrıca su ile birlikte meyve ya da su içeriği yüksek sebzeler de tüketin.
• Günde birkaç kez bitkisel çaylar gibi ılık içecekler tüketin.
• Kafeinli ve gazlı içecekleri tüketmekten kaçının.
• Ani sıcaklık değişimlerinden kaçının. Çünkü bu durumun kötüleşmesine neden olabilir.
• Ayak sıvılarına neden olan etkenler arasında yer alan uzun süreli oturma ve ayakta durmaktan kaçının. (Münevver Aktaş / Nisanur Dergisi-Huzur Sayfası)