Sinir sistemi, vücudun organlarını birbirlerinden habersiz oldukları halde tam bir ahenk içinde çalıştıran, vücudun dışarıyla bağlantısını sağlayan sistemdir.Vücuttaki organların ve organ sistemlerinin tam zamanında çalışması bu sistem sayesinde mümkün olur. Gözün bir meyvayı görmesi, elin ona uzanması, dudakların açılması, dişlerin Çiğnemeye, tükrük bezlerinin tükrük çıkarmaya başlaması ve bunu izleyen hareketler bu sistemin düzgün çalışması,bu sistemle ulaştırılan emirlerin zamanında yerine gitmesi sayesinde olur. Sinir sistemi, vücudun en karışık görevlerini yerine getiren sistemdir. Bu sistemin merkezi olan beyinin yapısı bugün bile tam olarak bilinmemektedir.
Sinir sistemini üç bölümde inceleyebiliriz:
1. Merkez sinir sistemi, (Beyin, beyincik, omurilik soğanı, omurilik)
2. Sempatik sinir sistemi (23 çift sinir düğümü),
3. Sinirler
Merkez sinir sistemi
Vücudun belli başlı çalışmalarını ve tepkilerini yöneten sinir dokularından yapılmış, duyum ve bilinç merkezi olan bir organdır. Vücudun çeşitli yerlerindeki duyu organlarından haberler alır, bunlara karşılık kaslara ve başka organlara cevaplar gönderir. Böylece vücudun çalışmasını sağlar. Bilginler beynin belli yerlerinin belli bir takım işler yaptığını oetaya çıkarmışlardır. Duyu organlarının bağlı olduğu belli beyin merkezleri vardır. Beynin alın kısmı duyu organlarına bağlı değildir. Bu kısmın, insanın kişiliği ve davranışları ile ilgili merkezleri içinde taşıdığı sanılmaktadır.
Hayvanlarda basitken gelişmişe doğru gelindikçe beyin de gelişmektedir. İnsanda beynin ağırlığı vücut ağırlığının yüzde ikisi kadardır.
Beyin ak madde ve boz madde adları verilen iki maddeden yapılmıştır. Boz maddeye beyin kabuğu da denir. 2-3 milimetre kalınlıktadır. Buradaki hücreler çevreden gelen uyarmaları beyne iletir. Bu sinir hücrelerinin telleri içeriye yayılmıştır. Ak maddeyi yapan da bu tellerdir. Bu teller lop adı verilen beyin parçacıklarının içlerine girer.
Beyinin ortalama ağırlığı 1350 gramdır. İnce bir zarla Örtülüdür. Sağ ve sol beyin yarım küreleri diye ikiye ayrılır. Üzeri girintili çıkıntılıdır. Sağ ve sol yarım küreler, iki köprü ile birbirine birleşir. Üstte nasırlı cisim, altta beyin üçgeni yer alır.
Beyinden çıkan 12 çift sinir hücresi duyu ve hareket organlarına bağlanmıştır. İstemli hareketler dediğimiz hareketlerle alışkanlık hareketlerinin (Yüzme, yürüme gibi) merkezi beyindir. Beyinde duygu, hareket ve zekâ merkezleri olmak üzere üç önemli merkezin bulunduğu kabul edilmiştir.
Beyincik
Beyinle omurilik soğanı arasında beyincik yer alır. Yapısı beynin yapısının eşidir ve onun gibi iki yarım küreden meydana gelmiştir. 140-150 gram ağırlıktadır. Ak madde denilen madde boz madde içinde ağaç dalları biçiminde yayılmıştır. Buna beyincik ağacı denir.
Beyincik vücudun dengesini sağlar. Vücut hareketlerini düzenleyip kontrol eder. Beyinciği gelişmemiş canlılar (Bebekler) vücutlarını dengeleyemez. Fazla içki içenler de, beyincik uyuştuğu için, vücut hareketlerini kontrol edemezler.
Beyinciğin ikinci görevi hareket sırasında kasların esnekliğini arttırmaktır.
Omurilik soğanı
3 santimetre uzunluğunda, 10-12 gram ağırlığındaki bu organ, omurilikle beyin arasında bir köprü gibidir. Beyinden ve omurilikten gelen sinirler buradan geçer. Bir soğana benzediği için, “Omurilik soğanı denilmiştir.Beynin ve beyinciğin aksine boz madde içerde, ak madde dışardadır.
Solunum ve kan dolaşımının bazı merkezleri burada yer alır. Yüreğin kasılması, yutma, soluhum, tükrük bezlerinin çalışması, karaciğerin şekeri depolaması için gerekli refleks merkezleri de bu organdadır. Tam altında hayat noktası adı verilen iğne başı büyüklüğündeki bir merkezden, yüreği ve diyaframı hareket ettiren akciğer-mide siniri çıkar.
Omurilik
Beynin alt kısmından başlayarak omurga kanalı içinde devam eder. 50 santimetre kadar uzunluktadır. 1 milimetre genişliktedir. Ağırlığı 25-30 gram kadardır. Bel bölgesinde bir kuyruk biçiminde dağılarak sona erer. Bu kuyruğa “At kuyruğu” denir. Omurilik, omurilik soğanı gibi dışta ak, içte boz maddeden yapılmıştır. Boz madde kanat açmış bir kelebek gibi dört çıkıntı yapar. Bu çıkıntılara kök denir. Ön köklerden hareket, arka köklerden duyu sinirleri çıkar.
Omurilik, isteğimiz dışında meydana gelen ve refleks denilen hareketleri meydana getirir. İkinci olarak da uyarmaları beyne, beyinden gelen emirleri kaslara ulaştırma görevini yapar.
Sempatik sinir sistemi
Omuriliğin sağında ve solunda zincir biçiminde uzayan 23 çift sinir düğümü, sempatik sinir sistemini meydana getirir . Bu sinirlerin büyük bir kısmı omurilik sinirlerine bağlıdır. Sempatik sinir sistemindeki her sinir düğümünden (Ya da boğumundan) biri omuriliğe diğeri organlara giden iki türlü sinir çıkar. Bunlar bağlandıkları organları otomatik olarak çalıştırırlar. Organ, bu sinirlerle bir ağ tabakası içindeymiş gibi sarılmıştır.
Sinirler
Sinir merkezlerini ve sempatik sistemin düğümlerini (Boğumlarını) organlara bağlayan, birçok sinir hücresinin bir araya gelmesiyle yapılmış kordonlardır. Bunlara vücudun haberleşme telleri diyebiliriz… Bu kordonları meydana getiren Sinir hücrelerine nöron adı verilir. Nöron zarsız bir hücredir. Uzantıları vardır. Bunlardan kısa ve çok dallı budaklı olanlarına dendrit, uzun ve az dallı olanlarına akson denir. Dendritler antenler gibidir. Uyartıları hemen alırlar. Akson denilen tel gibi uzanan kısımlar ise duyu ve emirleri organlara götürür, beyinden verilen emirleri getirirler.
Sinir hücreleri, dendrit ve akson denilen bu çıkıntıların yaptığı görevler, hücrenin yağ ve fosfor bakımından zenginliği ile diğer hücrelerden çok farklı ve onlardan üstündürler. Bu hücrelerin meydana getirdiği sinir denilen kordonlar beyaz ya da soluk renklidir. Bir uyartı, saniyede 70 metre hızla, bu kordonlar sayesinde sinir merkezine iletilir.