Beton; kum, küçük çakıl ve çimentonun suyla karışımıdır. Diğer bir ifade ile Beton; çakıl, kum gibi “agrega” denilen maddelerin bir bağlayıcı madde ve su ile birleştirilmesinden meydana gelen inşaat yapıtaşıdır. Eskiçağ insanları, kireç ve çimentodan oluşan bir harcı ince çakıllarla karıştırarak, daha o devirlerde, âdi betonu yapabiliyorlardı.
İnşaatta taş kullanan ilk yapıcılar, yontulmuş taşları bir harçla bağlamaksızın, sadece bir araya getirmekle yetindiler. Mısırlılar, Çinliler, Yunanlılar, Amerika yerlileri, bu tür duvar yapımında çok ustaydılar. Romalılar ise, harç olarak genellikle kireç kullanırlardı. Kireç taşlarının fırın veya ocaklarda kavrulmasıyla yapılan kireç, uzun bir zaman kullanıldıktan sonra, yerini çimentoya bıraktı, Kil bakımından daha zengin otan sunî çimento. 1824 yılında İngiliz Aspdin tarafından icat edildi. Bu çimento, Portland yarımadasındaki taş ocaklarından çıkarılan gri taşların renginde olduğundan, Portland çimentosu adını aldı. İlk betonarme işler, XIX. yüzyılın ortasında gerçekleştirildi ve demir iskeletler betonla kaplandı. 1849 yılında Lambot, ilk betonarme tekneyi inşa etti. 1855 yılında Coignet, betonarme bir ev yaptı. 1877 yılında Monier, beton ve demirden yapılma esnek kirişlerin patentini aldı. 1890 yılından itibaren, Fransız Hennebique, beton köprüler kurmaya başladı. 1900 yılına doğru, bu tekniğe göre Paris’in ilk yüksek evini yaptı.
Modern mimarînin babası sayılan Auguste Perret, büyük betonarme binalar kurdu. Bunlardan ilki, 1913 yılında yapılan Paris yakınlarındaki Le Raincy kilisesidir. Bu malzemenin kullanıldığı ilk New York gökdeleni, 1929 yılında Franck Wright tarafından gerçekleştirildi.