Muavenet; yardım, yardım etmek, yardımda bulunmak gibi anlamlara gelir. İşte muavenet kelimesi ile ilgili cümleler.
– Ödevim için bana muavenet etmen gerekiyor.
– Sen o zaman bana gerçekten bir muâvenette bulunmuş olaydın ben seni şimdi böyle mi yazardım? (M. Nâci)
– Muavenetine ne kadar muhtacım, vicdan azabından nasıl perişanım, görmüyor musun? (A. İlhan)
– Gel bakalım çorbacı dedi, karşıma otur. Seninle konuşacağım. Magda, sen de şöyle yanıma gel. Baban aksilik ederse bize muâvenet et ki fenâlık yapmayalım. (Ö. Seyfeddin)
– Nerîman’dan hiçbir muâvenet, hiçbir cevap zuhur etmeyince… (H. R. Gürpınar)
– Bacı o müthiş aybı affettirmek için çarşafların ucundan tutarak, yastıkların yüzlerini ütüleyerek, pür-telâş muâvenet etmeye, müfit olmaya yelteniyordu. (H. Z. Uşaklıgil)
– Bu zamanda bir insana para yardımından daha ciddî bir muâvenet olabileceğine emin misiniz? (R. N. Güntekin)
– İhtiyacın olursa sana da muavenet etmek isterim.