Tarassut; gözetleme, gözleme, dikkatle bakma gibi anlamlara gelir. İşte Tarassut kelimesi ile ilgili cümleler.
– Hisar en mükemmel bir tarassut noktası teşkil etmekte idi. (R. H. Karay)
– Pek yakın bir tarassut noktasından görebilenler arasına katılacağımı sanıyordum. (Y. K. Karaosmanoğlu)
– Ağaçların altından kütüklerin arasına geçiyor, sabah akşam köşkü tarassut altına alıyordum. (A. Râsim)
– Oranın sorumlusu sıfatıyle Necmeddin Efendi bundan büyük bir rahatsızlık duymuş ve namaz evveli muslukların önünü uzakdan tarassut altına almış. (Necmettin okyay)
– Kıpırdamadan, nefes almadan apartmanı tarassut ediyordu. (A. Gündüz)
– Çırağan’ın dışarı ile tamamen irtibatının kesilmesi ve sıkı bir tarassut altına alınması bu dönemdedir.
– Etrâfı tarassut eden annem ses çıkarmadan bana işâret etti. (A. Gündüz)
– Tarassut mevkisinde sıramızı bekleyerek düşman siperlerini tetkik etmeye başladık. (H. S. Tanrıöver)