Perhiz; beslenme düzeninde sağlığın gerektirdiği kısıtlamayı yapma, bâzı yiyecekleri hiç yememe veya belli miktarlarda yeme, diyet, rejim gibi anlamlara gelir. Ayrıca perhiz; bâzı dinlerde nefsi körletmek için yiyecek ve içeceklerde belli bir süre için yapılan kısıtlama, dînin yasak ettiği şeylerden sakınma, kendini tutma, nefsine hâkim olup haramdan uzak durma demektir. İşte perhiz kelimesi ile ilgili cümleler.
– Perhiz yapmaya başladım, kendimi daha iyi hissediyorum.
– Bu gece çocuklar şerefine perhizi bozduk. (R. N. Güntekin)
– Doktorlar hastaları tedavi için perhiz verir, bıçak, ilaç kullanırlar. (M. Kaplan)
– Bu perhiz yemeğini başına çıkartmasalardı. (A. H. Tanpınar)
– Perhize başladığımdan beri çok kilo kaybettim.
– Biraz perhizle idare edersek biz burada iki ay daha yaşayabiliriz. (A. Mithat)
– Kendisine bu kadar yakınlık, sevgi gösteren bir kadını reddetmek, pek çok sabır ve perhiz erbâbının bile yapabileceği bir iş olmadığına göre… (A. M. Efendi)
– Eğer perhiz yapıyorsan yediğine içtiğine dikkat etmen gerekir.
– “Hıristiyanlar paskalyadan önce büyük perhize girerler.” Büyük perhizde de ilkbaharda da sonbaharda da Amerikan tiyatrosu vs. bu gibi eğlence yerleri yetmiş iki milletin bin renkli bayraklarıyle donanır. (A. M. Efendi)
– Muhammer tıyneti âb u gil-i ilm ü fazîletle / Salâh-ı iffet ü perhîz ile zâtı mürebbâdır. (F. Hanım)
– Doktor perhiz yapmam gerektiğini söyledi.