Akran; aynı yaşta olanlar, yaşıtlar; yaşıt, yaştaş, denk, eş, küfüv, mevki yada rütbe gibi durumları birbirine uygun olanlar, emsal gibi anlamlara gelir. İşte akran kelimesi ile ilgili cümleler.
– Evlenmelerde akran, denk aramada onlar erkeklerden daha mutaassıptırlar. (A. H. Tanpınar)
– Sözlerinden akrânı ibret alacak. (R. E. Ünaydın)
– Hâkān-ı cihân u nazma hâkan / Yok Rum’da ona misâl ü akran. (Z. Paşa)
– … bir oğlu vardı, hemen ben akran. (A. K. Tecer)
– Senin yaşın küçük, git akranlarınla oyna.
– Babası silik, adsız bir berberken çocuk bütün akranlarını çekerek dükkânını canlandırdı. (N. Cumalı)
– Bak, ben seninle akran gibi konuşuyor, danışıyorum.
– Senin akranların cennette gezer. (P. S. Abdal)
– Akranlarında bir yıl önce okula gitti.
– Şimdi annesinden ziyade bazı iyi kalpli ve alakalı komşuların sayesinde nakış, gergef ve biraz da dikiş öğreniyor, kendisiyle akran olan kızlarla beraber terzi Mürüvvet Hanımdan ut dersi alıyordu.
– Bir akrandılar, üçü de aynı çağı yaşıyorlardı. (T. Buğra)