Çetin; güçlükler ve zorluklarla dolu, güç, zor, müşkül, aşılması zor, sarp, mizâcı yumuşak olmayan, geçimsiz, dik başlı, sert, kolay işlenmeyen gibi anlamlara gelir. İşte çetin kelimesi ile ilgili cümleler.
– Türkler’den zorla, muhârebe ile kale almanın ne çetin şey olduğunu hepsi bilirdi. (Ö. Seyfeddin)
– Bu çetin kal’aların göklere değmekte başı. (O. S. Orhon)
– Muhsin Bey bana bu akşam azıcık çetin göründü. (H. E. Adıvar)
– Çetin derler ayrılığın derdini / Ayrılık derdine doyamadığım. (Karacaoğlan)
– Sen çok çetin ve zorlu koşullarda okul hayatına devam etmiştin.
– Bir an buradan geçseydi görecekti ki Ankara’nın toprakları cidal zeminlerine yakışır çetinliktedir. (R. E. Ünaydın)
– Yaşamımın çetin günlerini yaşıyorum.
– Hayatında en çetin engelleri bile aştı ama ailesini aşamaz.
– Sana kavuşmak için ne uzak ülkelerden kopup ne çetin yollardan, kan yutturan iklimlerden geçtim de geldim. (S. Erol)
– Senin her işinde bir çetin engelle karşılıyoruz.
– Dâima emniyetsiz ve huzursuz nazarlarla etrâfını tarayan simsiyah gözleri, bu hırçın ve çetin adamı gerek haremin gerek selâmlığın mücessem bir gözdağı hâline sokmuştu. (S. Ayverdi)
– Çetin sorular sormaktan vazgeçmiyordu.
– Mühendislerin ayakları doğayı yokluyordu, onunla daha çetin bir savaşa hazırlanıyorlardı. (A. Ağaoğlu)
– Meselenin çetinliği ortada.
– Türk ordusunun bu çetin savaş günlerinde köylerde çok yardıma ihtiyâcı vardı. (H. E. Adıvar)