Savaş; devletler arasında cereyan eden silâhlı çarpışma, cenk, harp, muhârebe, kavga, mücâdele, bir şeyi ortadan kaldırmak yada yok etmek amacıyla girişilen mücadele gibi anlamlara gelir. Savaşmak ise; (İki veya daha çok devlet) birbiriyle silâhlı çarpışmaya girişmek, harbetmek, muhârebe etmek, mücâdele etmek, uğraşmak demektir. İşte savaş kelimesi ile ilgili cümleler.
– Bir ülkeye savaş açmak için geçerli sebepleriniz olmalı.
– Cahilliğe savaş açtık, eğitim seferberliği başlatıyoruz.
– Seni kaybetmemek için çok savaş verdim.
– Bu meçhul askerler mahşeriyle / Hatırlatır o yaman savaşı. (C. S. Tarancı)
– Şehir sarptır savaş ile alınmaz / Barışmaktan gayri çâre bulunmaz. (Battal Gāzi)
– Savaşma Karac’oğlan felekle. (Karacaoğlan)
– Alpaslan açıktan açığa Sav-Tekin’e savaş açmışa benziyordu. (M. N. Sepetçioğlu)
– Softalığa savaş açan ilk laikler orada toplanmıştır. (Y. Z. Ortaç)
– Türkler tarih boyunca savaşarak kendini ispatlamış ve varlığını korumuş bir millet olmuştur.
– Aşk için eyler gözüm gönlüm benim durmaz savaş / Gālib oldu gönlüm âhir eğdi gözüm ana baş. (K. S. Süleyman)
– Rüşvete karşı savaş açacağız.
– Ben yâr ile ettim savaş / Akıttım gözümden kan yaş. (Karacaoğlan)
– Oğlumuz savaşta öldü.
– Bir ay süren ve halk arasında 1313 Harbi denilen bu savaş, edebiyâtımıza ayrıca bir tetkik mevzûu teşkil edecek kadar yazı kazandırmıştır. (K. Bilgegil)
– Savaşlar milletlerin bütün gücünün kaybolmasına neden olmaktadır.
– Şol harâmî gözün ile edemez kimse savaş / Aşk yolunda beyim bir pula olur bin baş. (Revânî)
– Savaş alanında defalarca kefeni yırttı.
– Çalıştım nice münkerin def’ine / Savaştım nice şerlerin ref’ine. (İzzet Molla)
– Savaş vermeden hayatta fazla bir şeye sahip olamazsınız.
– Mehmetçikler her cephede başarıyla savaş veriyor.