Teşhis; kim veya ne olduğunu anlama, tanıma, seçme ve bunun sonunda verilen hüküm demektir. Teşhis tıp dilinde ise; araştırarak bir hastalığın ne olduğunu belirleme, adını koyma, tanı demektir. İşte teşhis kelimesi ile ilgili cümleler.
– Yazıdaki eksiklikler ile ilgili teşhis koydu.
– Teşhîsinden emin bir doktor sükûnetiyle cevap verdim. (P. Safâ)
– Bilmem kaç sokak aşırı bağıran ayak esnafının ne sattığını anlamak için onları, ses hâfızamızda kayıtlı olan âhenklerinin delâletiyle teşhis etmek mümkündür. (S. Ayverdi)
– Önceden koyduğu nice teşhislerin doğruluğu sonradan kaç defa sabit olmuş. (A. Ş. Hisar)
– Kanserin bâzıları erken teşhis edilirse tedâvi edilebiliyor. (B. Felek)
– Teşhisi doktoruna bırakmalısın.
– Hayatımı karartan bir adamı bile teşhiste zaafa uğradım. (O. Aysu)
Fatma Hanım’a Ekim ayında meme kanseri teşhisi kondu.
– Filozof Ziyâ Refik bu teşhîse kızdı âdeta. (Y. Z. Ortaç)
– Kalıcı körlük oluşmaması için erken teşhis çok önemlidir.
– Bekirof’u tarassut eden memur İskenderun’a gönderilerek ceset teşhis ettirilmiş. (R. H. Karay)
– Bu tedavinin yapılmasında erken teşhis çok önemlidir.
– Bu teşhisi ister istemez kabul eden çağdaş Batılı, hastalığın sınırlarını daraltmak ister. (C. Meriç)
– Operatör eğildi ve benim pek iyi anladığım vahim bir teşhis yerine geçen mânâlı bir sesle mırıldandı. (P. Safâ)
– Teşhisleri çok kuvvetli.
– Doktorlar teşhis koymakta zorlandılar.