Geçit; geçiş yeri, geçilecek yer, iki dağ arasında geçişe elverişli dar yol, derbent demektir. Geçit diğer bir anlamı ise; bir yerin önünden düzenli bir şekilde geçme işi, geçit resmi, resmigeçit demektir. Geçit mecaz anlamı da, İnsan ve toplum hayâtında önemli olayların yer aldığı dönüm noktası demektir. İşte geçit kelimesi ile ilgili cümleler.
– Sonbahar geldiğinde, bu nehir geçit vermez olur.
– Bu yüce dağlar, geçit vermez oldu yiğitlere.
– İki yassı tepenin arasındaki geçidiyle tabiî bir istihkâm manzarasıdır. (A. H. Tanpınar)
– Sağlam bir geçit yeri bulmadan atımı akıntıya sürmezdim. (R. H. Karay)
– Bu dağlarda bir geçit var mı?
– Bu geçitlerin yeniden elden geçirilmesi ve sağlamlaştırılması gerekiyor.
– Günün geçit vermez karlı dağlarını / Sanki sihirbaz bir el eritecektir. (C. S. Tarancı)
– Geçit, bir yerden, bir bölgeden geçmek için yapılmış olan ya da doğal olarak bulunan ve geçiş izni veren aralığa denir.
– Dar geçitlerden geçerek uzun yollara devam ettik.
– Kapadı dağlarda kar geçitleri / Gidenler dönmedi bir daha geri. (O.S. Orhon)
– Gizli bir geçit yoluyla kaçtılar.
– Sakarya’nın iki kıyısı yaz kış geçit vermeyecek kadar derindir (Sait Fâik). Rumelihisarı mevkii târih boyunca karşı yakadan bu yana geçit vermiş. (S. Ayverdi)
– Beyşehir Gölü’nde usulsüz avlanmaya Jandarma geçit vermiyor.
– Karadeniz’de hemen her dağın eteklerinde uzun geçitler bulunmaktadır.
– Bu nârayı Yeniçeri kışlalarında, sipâhî ocaklarında, geçit resimlerinde, hatta İstanbul’da sarayın iç bahçesinde bile duymuştu. (Ö. Seyfeddin)
– Geçit törenini bulunduğum yerden iyi göremiyordum.
– Başka türlü düşünmek, köprüyü bırakıp çayda geçit aramaya benzer. (T. Buğra)
– Donanma Çamlıca karşısında geçit yapıyordu. (Ö. Seyfeddin)
– Buraya bir geçit yaparsak insanlar gerçekten yararlanabilirler.
– Geçit töreninin sesi gittikçe kayboldu.
– Bu ajanlar Aysa çöllerini gezerler, kervan geçitlerine göz kulak olurlar. (R. H. Karay)
– Böyle olaylara devletimiz asla geçit vermez.
– Hainlere hiçbir zaman geçit vermedik, vermeyiz.