Tekamül; olgunlaşma, olgunluk, kemâle erme, zaman içinde meydana gelen gelişme, basamak basamak meydana gelen değişme, şekil değiştirme, gelişim, evrim gibi anlamlara gelir. İşte tekamül kelimesi ile ilgili cümleler.
– Arapçada tekamül etmek için altı ay eğitim görecek.
– Bunların sportif terbiyeleri, fizik ve moral kābiliyetleri çok tekâmül etmiştir. (B. Felek)
– Ona bâzı unsurlar, meselâ büyük bir tekâmül mîrâsı ve çalışma imkânları hazırlamış. (A. H. Tanpınar)
– Yengesi Hâlet Hanımefendi onun nüfûzunu kırmamış, bilakis düzene koyup yolunca tekâmül etmesine yardım etmişti. (S. Ayverdi)
– Bu derece intibak kabiliyeti, tekâmül kuvveti olan dinamik bir millet olmasak mahvolurduk. (O. S. Orhon)
– Dünya hayatındaki kulluk imtihanını kazanmak için aşmamız gereken en zorlu engel, kendi nefsimizdir. Nefs engelini aşabilmek için de, onu tezkiye etmemiz, yani mânevî terbiye ve tekamül yoluna girmemiz zarûrîdir.
– Voltaire’in belki en dikkate lâyık tarafı târihte tekâmülü sezmiş olmasıdır. (Ü. Meriç)
– Bu nevi istihâlât ve tekâmülâta çoktan beri vâkıf ise de (…) kable’l-harp kimin hâtırına gelirdi ki… (A. Râsim)
– Bu terkîbibendin Âkif’in şiirinde bir tekâmül noktası teşkil ettiğini ileri sürebiliriz. (K. Bilgegil)
– Mesleğinde tekamül etmen zamanla olacak.