Giresun ili Karadeniz Bölgesi’nin doğu kesiminde yer alıp fındığı ile tanınır. Kirazın bütün dünyaya buradan yayıldığı kabul edilir. Büyük bölümü dağlık olan il toprakları kuzeyde Karadeniz kıyısından, güneyde Kelkit Irmağı vadisine kadar uzanır. Karadeniz’e kıyısı olan Giresun doğudan batıya Trabzon, Gümüşhane, Erzincan, Sivas ve Ordu illeriyle çevrilidir. Giresun trafik numarası 28, alan kodu 454, yüzölçümü 6.934 km²’dir. Giresun nüfusu 2020 yılı verilerine göre 448.721’dir.
Giresun ilinin eski bir yerleşim alanı olduğu Hitit kaynaklarından anlaşılmaktadır. Ama yeterli arkeolojik araştırma yapılmadığı için tarih öncesi dönemlere ışık tutacak herhangi bir buluntu ele geçirilememiştir.
Giresun Doğal Yapısı
Giresun ilinin Karadeniz kıyısında oldukça dar ve alçak düzlüklerden oluşan bir kıyı şeridi uzanır. Bu ovalık alanın hemen ardında yükselen dağlar il topraklarının neredeyse tümünü kaplar. İç kesimlerde de Karadeniz kıyısına paralel olarak uzanan ve güneydeki Kelkit Irmağı vadisine doğru alçalan bu engebeli alan Giresun Dağları adıyla anılır. Kuzey Anadolu Dağları’nın kıyı dağlarından olan Giresun Dağları Karadeniz’e dökülen birçok akarsu tarafından derin biçimde yarılarak parçalanmıştır. İlin orta kesiminde 2.500 metreyi aşan bu dağlar, Ordu il sınırı yakınındaki Karagöl Dağı’nda 3.107 metreye ulaşır. Karagöl Dağı’nın doruğu ilin en yüksek noktasıdır. Karagöl Dagı’nın 2.810 metre yüksekliğinde küçük bir buzul ile bunun yakınında da bazılarının içinde küçük göller bulunan 10 kadar buzyalağı (sirk) vardır. Giresun Dağları’nın 2.000 metreyi aşan bazı kesimlerinde hayvancılık açısından da önem taşıyan birçok yayla yer alır.
Giresun ilinin kuzey bölümünde Giresun Dağları ile Kuzey Anadolu Dağları’nın bazı kesimlerinden kaynaklanan çok sayıda küçük akarsu vardır. Sık aralıklarla akan ve doğrudan Karadeniz’e dökülen bu akarsulardan Aksu, Yağlıdere ve Harşit (Doğankent) Çayı ile Pazarsuyu en önemlileridir. Büyük bölümü Gümüşhane ili topraklarında olan Harşit Çayı üzerinde hidroelektrik enerji üreten santrallar kurulmuştur. İl topraklarındaki akarsuların tümü dağların dik yamaçlarında büyük bir hızla aktığından oluk biçimli derin vadiler oluşmuştur. İlin güney kesiminden doğu-batı doğrultusunda geçen Kelkit Irmağı da bu tür bir vadide akar. Kelkit Irmağı’na dökülen Avutmuş Deresi ilin güney topraklarını sular. Kıyı kesiminden başka Kelkit Irmağı vadisinde de küçük bazı ovalık alanlara rastlanır.
Giresun Dağları’nın denize bakan kuzey kesiminde Karadeniz’in nemli ve ılık ikliminin etkilen görülürken, güney kesim İç ve Doğu Anadolu bölgelerine özgü kara ikliminin etkisi altında kalır. Kıyıdaki Giresun kenti yılda ortalama olarak 1.200-1.300 milimetre yağış alırken, iç kesimdeki Şebinkarahisar bunun yarısı kadar bile yağış almaz.
İklim koşullarında olduğu gibi doğal bitki örtüsünün dağılışında da ilin iki kesimi arasında farklar vardır. Kıyı ovalarının ardındaki yamaçlar fındık bahçeleriyle kaplıdır. Giderek daha yükseklere doğru kızılağaç, kestane, gürgen, meşe ve kayınlara, 1.600 metreden sonra da köknar, ladin ve sarı çamlardan oluşan ormanlara rastlanır. Orman örtüsü 2.000 metrede sona erer. Daha yüksek alanlarda Alp tipi gür çayırlarla kaplı yaylalar yer alır. Giresun Dağları’nın güneydeki Çoruh-Kelkit Vadi Oluğu’na bakan kesiminde meşe ormanlarına ve öteki bozkır (step) bitkilerine rastlanır.
Giresun Tarım ve Ekonomisi
Ekonomi, genelde tarıma dayanır. İl topraklarının % 33.5’ini çayır ve otlaklar, % 19.5’ini ekili dikili alanlar, % 18’ini ormanlar, kalan % 29’unu kıraç alanlar oluşturur. Tahıl üretiminde ilk sırayı mısır ve buğday; baklagillerden fiğ; yumrulu bitkilerden patates alır. Tütün ekimi yapılan tek endüstri bitkisidir. Verimli kıyı düzlükleri ve vadi tabanlarında elverişli yerlerde yapılan sebze ve meyve üretimi il tüketimine yöneliktir (lahana, pırasa, baklagil sebzeler, meyvesi yenen sebzeler, soğansı ve yumru kök sebzeler). Giresun, fındık üretiminde ülkenin en önde gelen yöresidir. Fındık dışında da çeşitli meyveler yetiştirilir (armut, elma, erik, kiraz, şeftali, ceviz, dut, üzüm). Çay yaprağı üretimi de önemlidir. Dağlardaki geniş yaylalarla hayvancılığa elverişli meralar vardır. Hayvancılığın küçükbaş türü yaygın olmakla birlikte büyükbaş hayvancılık da yapılır (koyun, kılkeçisi, inek, dana, manda). Arıcılık ve kümes hayvancılığı gelişme halindedir. Kıyı kesiminde balıkçılık önemli bir geçim kaynağıdır. Hamsi, istavrit, “başta olmak üzere, çeşitli balıklar avlanır. Endüstri etkinlikleri tarım ürünlerine dayalıdır.
İl, yeraltı kaynakları varlığı açısından zengindir: Bakır, çinko, kaolin, kil, bakırlı pirit, kurşun, uranyum, flüorit manganez, mermer, vb.
Giresun Tarihi
Eskiden Azziler’in yaşadığı Trabzon ile Giresun arasında yer alan topraklara Hititler “Azzi ülkesi” adını vermişti. Batıdan gelen Muşkiler İÖ 13. yüzyılda bu topraklara yerleşti. Muşkiler’in bağlı olduğu Frigya Krallığı doğudan gelen Kimmerier ile İskitler’in akınları sonucunda yıkılınca, İÖ 7. yüzyılda yöreye gelen Miletliler kıyıda bazı ticaret kolonileri kurdular. İÖ 6. yüzyılda Persler’in eline geçen yöre, daha sonra Kapadokya ve Makedonya krallıklarının yönetiminde kaldı. Kastamonu yöresinin güney kesiminde kurulan ve doğuya doğru gelişen Pontos Krallığı’nın İÖ 3. yüzyılda başlayan egemenliğini, İÖ 1. yüzyıldan sonra Roma egemenliği izledi. Bizans döneminde Konstantinopolis (İstanbul) Latinler tarafından işgal edilince Trabzon’a kaçan Komnenos hanedanı tarafından kurulan devletin yönetimi sırasında kıyıları Cenevizliler’in saldırısına uğrayan yöre, 14. yüzyılda Hacıemiroğulları’nın eline geçti. 1461 yılında Fatih Sultan Mehmed tarafından Osmanlı topraklarına katılan Giresun yöresi 19. yüzyıl sonlarında Trabzon vilayetinin Merkez sancağı ile Sivas vilayetinin Karahisarı Şarki (Şebinkarahisar) sancaklarının yönetim sınırları içindeydi. 1. Dünya Savaşı’ndan sonra yabancı orduların işgal etmedikleri yörelerden biri olan il topraklarında ayrılıkçı Rum çeteleriyle yoğun çatışmalar oldu.