Makas, biribirine çapraz olarak eklemlenmiş iki bıçaktan mey dana gelen bir kesici alettir; bir nesneyi kesmek için bu bıçaklar üst üste gelecek şekilde birbirine yaklaştırılır. Ancak tüm Eskiçağ boyunca kullanılan makaslar tek parçadan yapılmışlardı.
Demir çağında (M.ö. 1000 yılına doğru) kullanılan makaslar, bugün şömine ve mangallarda ateş tutmaya yarayan maşalara benziyordu. Bunların yassıltılıp bilenmiş iki kolu, çaprazlama üst üste gelmek suretiyle kumaş, deri ve ipleri keserdi. U harfi şeklinde katlanan bu esnek metalden yapılma kesici âlet, XVII. yüzyıla kadar terziler tarafından, bildiğimiz makasın yerine kullanıldı. Bazı çobanlar, bu âletten koyun kırkmakta yararlandılar. Bununla birlikte, XIV. yüzyılın yarısından itibaren lamaları bir eksen etrafından dönebilen makaslar ortaya çıktı. Makasların biçimleri ve boyutları, onları kullanan zanaatkârların ihtiyaçlarına göre değişip gelişti. Ama keskin olmayan uçları, tâ başlangıçtan itibaren baş parmakla diğer bir parmağın girebileceği birer halka şekline sokuldu.
Makasların pek çok çeşidi vardır. Bunlar; berber makası, koyun kırkma makası, nakış makası, düğmeci makası, bahçıvan makası, dal makası, tırtıl makası, makastar makası, cerrahî makası, anterotomi makası, cep makası, tırnak makası, saraç makası, demirci makası gibi… Süs eşyası olarak kullanılan makaslar, altından ve gümüşten yapılır ve işlemeli bir kılıf içinde kefnere asılır.
Antik Roma’da ve Asya’nın bazı bölgelerinde kullanılan menteşeli makaslar, bronz ve demirden yapılmaydılar ve 16. yüzyıl Avrupası’nda kullanılanılanlara benziyorlardı. Makas ve benzeri araçların kullanımı, demir dövme yöntemlerinin iyileşmesi ile doğru orantılı olarak arttı. 1761 yılında Robert Hinchcliffe, dökme demirden yapılan makası Sheffield’da icat etti. O dönemde üretilen makasların pek çoğu el ile dövülmüştü ancak on dokuzuncu yüzyılda yüksek miktarda üretimi desteklemek amacıyla makasların tasarımı sadeleştirildi.
1840 yılında Guillaume Massicot, kalın kağıt destelerini kesmek için bir makine icat etti. Bu dev makaslara da müridinin adı verildi.