Kuşku; bir şeyle, bir olguyla ilgili gerçeğin ne olduğunu tam olarak bilememekten, kestirememekten doğan kararsızlık, güvensizlik duygusu, işkilden, güvensizlikten doğan uyanıklık, kuruntu, endişe, şüphe, acaba gibi anlamlara gelir. Diğer bir ifade ile kuşku; başkalarının iyi niyet ve amaçlarını kötüye yorarak işkillenme duygusu demektir. İşte kuşku kelimesi ile ilgili cümleler.
– Eşinden kuşkulanıyordu, olayın aslını öğrenince kuşkusu kalmadı.
– Dünkü konuşmalarından sonra, açıkçası kuşku beslemeye başladım.
– Sen böyle davranınca, ister istemez bir kuşku uyanıyor.
– Dikkatli davran da kimsede bir kuşku uyanmasın.
– Bütün bunlar hatırlanınca onun zaten bilinen ve kabul edilen samimiyeti kuşku konusu yapılmazdı. (T. Buğra)
– Kaç aydır birliktesiniz, sende hiç kuşku uyanmadı mı?
– Kuşku yok ki, bu olayı en iyi bilen sizsiniz.
– Yarına kalırsa bir aksilik çıkacakmış gibi yüreğini birden kuşku sarmıştı. (K. Tâhir)
– Senin sınavı kazanacağından kuşku yok.
– Bu konuda hiçbir kuşkuya yer yoktur
– Kuşkusuz bu sefer bu sınavdan yüksek bir not alacağım.
– Ben senden kuşku duymaya başladım.
– Şüphe veya kuşku, bir insanın, bir olay karşısında duyduğu emin olamama duygusu veya güvensizlik duygusudur.
– Öğretmenlerin benim hakkımda kuşkulanmalarını istemem.
– Fakat bu mektubun yazısı önceki gün gelen zarf üzerindeki yazıya çok benzediği için genç adamın yüreğinde bir kuşku uyanıyor… (Y. K. Karaosmanoğlu)
– Söyledikleri pek mantıklı gelmedi, beni kuşkuya düşürdü.
– Sen neden böyle kuşku dolu hareketler yapmaya başladın?
– Sürekli kuşkulanmaktan ben de artık çok yoruldum.
– Polis ofisini aramaya geldiğinde Mustafa kuşkuyla hareket etti.
– Hak bellenen yol, doğruluğundan kuşku duyulmayan yoldur.
– Neşem, iştiham var ve kuşkusuz sağlıklıyım. (R. H. Karay)
– Polis şüphelinin söylediklerini kuşkuyla dinliyordu.
– Gizli gizli telefon konuşmalarını fark edince içine kuşku çöktü.
– Kuşkularımda haklı çıktığımı üzülerek öğrendim.
– Aşırı miktarda parayı görünce içine kuşku çökmüş.
– Sürekli kuşku duyarak hayatına devam edemezsin.
– Tek kuşkum kalmamış evrende, hangi konu açılsa tek sözle ağzını tıkarım bütün bilgilerin. (T. Oflazoğlu)
– Bazı kuşkularım beni doğru yöne götürdü.
– Sen davranışların ister istemez bir kuşku uyandırıyor.
– Bana kuşkuyla bakıyordu.
– Arkadaşının doğru söyleyip söylemediğinden kuşku duyuyordu.
– Bazı şeyleri kabul etmek için kuşkularını yenmen gerek.
– Bu konuda ben de kuşkulanmakta çok haklıydım.
– Trafik kontrolünde heyecanlanıp kuşku uyandırıyorsun.
– Dikkatli davran da kimsede kuşku uyandırma.
– Kaç aydır birliktesiniz, sende hiç kuşku uyandırmadı mı?