Gelin; evlenme töreni için hazırlanmış, süslenmiş kız veya yeni evlenmiş olan kadın, aileye evlenme yoluyla girmiş olan kadın anlamına gelir. İşte gelin kelimesi ile ilgili gerçek ve mecaz anlamlı cümleler.
– Onun kızı bu yaz, muhtara gelin gitti.
– Teyzem sizin köye gelin gitti.
– Gelin çok güzeldi.
– Bin türlü dedikodu içinde ben oraya gelin gittim. (H. R. Gürpınar)
– Daha bir aylık gelin iken boşanmak zorunda kalmıştı
– Kendi kendine gelin güvey olmayı bırak, bakalım kız ne diyecek bu işe.
– Gelin gibi süzülme de, git bir çay demle.
– Tüm gelinler düğün günlerinde güzeldirler.
– Yeni gelin gibi süzülmekten iş yapmaz oldu.
– Gelin ata binince, başladı davulla zurna.
– Gelinliği tutsun, tüm ev işlerini tek başına halleder.
– Bu küçük armağanın anlamı, günü gelince kendisi gibi telli duvaklı gelin olması için uğur getirmesi dileğiydi gelinin. (N. Cumalı)
– Gelinliği tuttu, yine konuşmak istemiyor.
– Kalabalığın ortasında beyaz gelinliği ile bir gelin duruyordu.
– Kısmetse yaza gelin alacağız.
– Gelin çok güzel görünüyordu.
– Çocuk askerden gelince, gelin almayı düşünüyorlar.
– Beyaz yapraklı güller, bir gelin gibi açmıştı.
– Gelin almak için, uzunca bir konvoyla geldiler.
– Oğlunun karısı senin gelinindir.
– Bizim aileden gelin almak kolay değildir.
– O, bir gelin gibi giyindi.
– Gelin yazmak için arkadaşları içerde toplandı.
– Dağların gelin anası yine lafa başladı.
– Sağdıçlara eskiden gelinin şövalyeleri denirmiş.