Şairname; âşıklar tarafından genellikle 11 hece ile yazılan/söylenen, çağdaşı yahut kendilerinden önce yaşamış şairlerin mahlaslarına ve onları niteleyen birtakım vasıflarına yer verilen şiirlere denir. Diğer bir ifade ile Şairname, destan biçiminde söylenmiş bir halk şiiri türüdür. Dörtlüklerden oluşan bent sayısı 20-50 kadardır.
Âşık Ömer, Suni, Hızri, Noksani gibi şairlerin şairname türünde yapıtları vardır. Bu yapıtlar, daha önce gelip geçmiş ya da şairin çağdaşı olan şairler hakkında bazı bilgiler verir; yetiştikleri yeri, kimlerden etkilendiklerini, sanatlarının bazı özelliklerini dile getirir. Bazen övgü, bazen taşlama yoluyla değer yargılarına varılır. Genellikle öznel yargılar sıralanır: Örn. “Öksüz âşık deyişleri aseldir (bal) / Karacaoğlan ise eski meseldir (söz) / Ezgisi çığrılır keyfe keseldir (uyuşukluk) / Biz şair saymayız öyle ozanı” (Âşık Ömer).
ŞAİRNAME – AŞIK ÖMER
Olmak ister isen gönül züfünûn
Derûnî zikr eyle ganî
Yezdân’ı Be-emr-i sâni’i sun’i
Kâf u Nun Yarattı âlem-i kevn ü mekânı
Geldi dil bülbülü medh-i lisâne
Kasdı şuarâyı çekmek beyâne
Gör ne âşıklar var gelmiş cihâne
Dilde yâd edelim hep şâirânı
Hâfız-ı Şirâzî Rumî Fuzûli
Anları geçince yeğdir Usûlî
Okunur dillerde nazm-ı Kabûlî
Her demde şâd ola rûh-ı revânı
Niyâzî hakikat kılmada niyâz
Yûnus her dem eder keşif ile râz
Yok Eşrefoğlu’nun sözünde güdâz
Nutkî irşâd eder işiden canı
Şerifî değil mi cümleye üstad
Ol değil mi bizi eyleyen irşâd
Hâşimî şi’rine verdi özge tad
Birbirin yekreği Kandî, Lisânî
Evvel Kâtibî’den ¡delim âğaz
Kâmil’in sözlerin derûnuna yaz
Köroğlu çalardı perdesizce saz
Kuloğlu’nun belli nâm ü nişânı
Emirzâde evliyâya verdi şan
Bağzâde nüshasız olmazdı revan
Ahî ile Gedâyi de bir zaman
Bursa’da sürdüler dem ü devrânı
Bursalı Halil’de sâdedir lisân
Güzel medh etmede yok ana akran
Bir gün câm içerken sâkî-i devrân
Öldürüp zehr ile sundu Yegânî
Bir zaman gurbette sürüldü sefâ
Ayaklar altından geçti çok cefa
Nice şairlerin Dağlı Mustafa
Kopardı sözinen tozu dumanı
Öksüz Âşık deyişleri aseldir
Karacaoğlan ise eski meseldir
Ezgisi çığrulur keyfe keseldir
Biz şair saynıayız öyle ozanı
Deli Balta hasma gösterir hüner
Arapça sözlerle Urfe sefer (?)
Sipâhî’dir cümlesine ser nefer
Mekân tutup kıldı ol Karaman’ı
Belli dedikleri her câne kalmam
Bin cevap söylese aynıma almam
Kâmilin yanında bir nesne bilmem
Hele ben böylece ettim iz’anı
Der ki Âşık Ömer sade sözleriz
İlm-i hakikatte biz can özleriz
Postumuzun abdalıyız gözleriz
Tekye-i aşk içre yolu erkânı