Türkiye Selçuklu Devleti bilimin gelişmesi için medreseler açmış ve bu alanda çalışanları desteklemiştir. Medreselerde dini eğitim ile birlikte tıp, matematik, fizik, astronomi gibi pozitif bilimlerde okutulmuştur. Moğol istilasından kaçarak Anadolu’ya gelen Muhyiddin Arabi, Mevlana Celaleddin Rumi, Yunus Emre gibi kişiler bölgede fikir hayatının gelişmesini sağlamışlardır. Bektaşilik, Mevlevilik, Nakşibendilik gibi tarikatlar bu dönemde başlamış tasavvuf alanında gelişmeler yaşanmıştır.
Türkiye Selçuklularının XII. yüzyılın ortalarından itibaren Anadolu’da oluşturdukları güven ortamı, sosyal ve kültürel faaliyetlerin artmasını sağladı. Türkiye Selçuklularında resmi dil ve edebiyat dili Farsça, eğitim dili Arapça idi. Halk ise Türkçeyi konuşmaktaydı. Farsça ve Arapçanın ön planda olması Türkçenin gelişimini olumsuz etkilemiştir.