Diyanet İşleri Başkanlığı 2024 Kastamonu Ramazan İmsakiyesini yayımladı. Müslüman aleminin oruç ibadetini yerine getirdikleri Ramazan ayı bu yıl 11 Mart 2024 Pazartesi günü tutulacak oruç ile başlayacak ve 9 Nisan Salı günü tutulan oruç ile sona erecek.
Ramazan ayı, Kameri Takvime göre dokuzuncu aydır. İslâmda yılın en kutsal ayı olarak kabul edilmiştir. Çünkü yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim bu ayda nâzil olmaya başlamış, İslâmın beş temel direğinden biri olan orucun bu ayda tutulması emredilmiştir.
Ramazan; rahmet, mağfiret, bolluk ve bereket ayıdır. İçinde bin geceden daha hayırlı olan Kadir Gecesi bulunur. Bu ayda rahmet kapıları ardına kadar açılır. Şeytanlar zincire vurulur. Müslümanlar senenin en mübarek günlerini yaşar, ibadetlere koyulurlar. Ramazan ayı hilâlin görülmesi ile başlar. Genellikle yirmidokuz, bazan da otuz gün devam eder. 2024 yılında ise Ramazan ayı 30 gün tutulacak. Bu süre içinde gücü yetenlerin oruç tutması farzdır. Hicri takvim bir ay takvimi olduğu için yıllar güneş temelli miladi takvimden 11-12 gün kısadır. Bu nedenle Ramazan Bayramı her sene bir önceki seneden 11-12 gün daha erken kutlanır.
İFTAR DUASI
اَللّهُمَّ لَكَ صُمْتُ وَ بِكَ آمَنْتُ وَ عَلَيْكَ تَوَكَّلْتُ وَ عَلَى رِزْقِكَ أَفْطَرْتُ
Okunuşu: Allahumme leke sumtu ve bike amentu ve aleyke tevekkeltu veala rizkike eftertu.
Anlamı: Allah’ım! Senin için oruç tuttum, sana inandım, sana dayandım, Senin verdiğin rızıkla orucumu açtım.
www.huzursayfasi.com Ailesi olarak Tüm İslam Aleminin Mübarek Ramazan Ayını Kutlar Sağlık, Huzur ve Mutluluklar Dileriz.
KASTAMONU 2024 RAMAZAN İMSAKİYESİ
2024 Kastamonu Ramazan Bayram Namazı: 10 Nisan Çarşamba Günü Saat: 06:45
Ramazan Ayı Faziletleri
Ramazan ayı fazilet bakımından nice güzelliklerin bahşedildiği mübarek bir zaman dilimidir. Cenab-ı Hak Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyurmaktadır: “Ramazan ayı, insanlara yol gösterici, doğrunun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delili olarak kendisinde Kur’an indirilen aydır…”
Sevgili Peygamberimiz (s.a.v.) Ramazan ayı ile ilgili olarak: “Bir kimse, inanarak ve sevabını yalnızca Allah’tan bekleyerek, Ramazan orucunu tutarsa, geçmiş günahları bağışlanır.” buyurmuştur.
Yine bir başka Hadis-i Şeriflerinde ise: “Ramazan öyle bir aydır ki, Allah gündüzleri oruç tutmayı farz ve gece ibadet etmeyi de nafile kılmıştır. Ramazan, sabır ayıdır. Sabrın karşılığı ise cennettir. Ramazan ihsan ve yardımlaşma ayıdır. Mü’minin rızkı bu ayda artar, bereketlenir… Ramazan ayı öyle bir aydır ki, evveli rahmet, ortası mağfiret ve sonu cehennem ateşinden azad oluştur.” buyurmaktadır.
Oruç ayı olan Ramazan ayı, birçok hikmeti ihtiva eder. Bu açıdan bakıldığında pek çok ferdi ve sosyal faydaları vardır. Oruç tutarak belirli bir zaman yeme içme ve cinsel arzularına karşı koyan kişi, sebat, kanaat, metanet ve sabır gibi ahlaki güzelliklere sahip olur; aç kalarak nimetlerin kıymetini bilir ve bu vesile ile yoksulların halini düşünüp onlara merhamet ve şefkat hisleriyle yaklaşmasına sebep olur.
Ramazan, oruçla beraber nefislerin terbiye edildiği, zekât, sadaka ve iftarlarla yoksulların doyurulup gözetildiği, Kur’an okuma, mukabele takip etme, teravih kılma, zikir, dua ve niyazlarla sevap ve mükâfatın arttığı; af ve mağfiretin çokça ihsan edildiği bir feyz, rahmet ve bereket ayıdır.
Hangi hallerde Ramazan ayında oruç tutulmayabilir?
İslam dini, kişileri, güçleri nispetinde sorumlu tutmuş, güçlerini aşan veya sıkıntıya yol açan durumlarda kolaylaştırıcı hükümler getirmiştir. Aşağıdaki mazeretlere sahip kimselerin Ramazanda oruç tutmakla yükümlü olmayıp daha sonra kaza etmelerine veya yerine fidye vermelerine ruhsat tanınmıştır:
a) Yolculuk: Yolculuk, Ramazan ayında oruç tutmamak için ruhsat olarak kabul edilmiştir. Yolculuk esnasında tutulmayan oruçlar, daha sonra kaza edilir. Kur’an’da “Ey inananlar! Oruç sizden öncekilere farz kılındığı gibi, Allâh’a karşı gelmekten sakınasınız diye, size de sayılı günlerde farz kılındı. İçinizden hasta olan veya yolculukta bulunan, tutamadığı günler sayısınca diğer günlerde tutar. Oruca gücü yetmeyenler, bir düşkünü doyuracak kadar fidye verir. Kim gönülden iyilik yaparsa, o iyilik kendisinedir. Eğer bilirseniz, oruç tutmanız sizin için daha iyidir.” buyurulmaktadır. (Bakara, 2/183-184). Geceden oruç tutmaya niyetlenip de gündüzleyin yolculuğa çıkmak zorunda olan kimse yolculukta zorluk çekerse, daha sonra kaza etmek üzere orucunu bozabilir. Ancak orucunu tamamlaması daha uygundur. Hz. Peygamber, Mekke’nin fethi için sefere çıktığında oruçlu iken, Kedîd denilen yere varınca orucunu bozmuştur. (Buharî, “Savm”, 34; Müslim, “Sıyam”, 15) Bu uygulama, sefere çıkınca orucun bozulabileceğini göstermektedir.
b) Hastalık: Oruç tuttuğu zaman, hastalığının artmasından veya uzamasından endişe edilen kimse ile, hastalığı sebebiyle oruç tutmakta zorlanan kişilerin Ramazan ayında oruç tutmayıp, iyileştikten sonra bunları kaza etmelerine izin verilmiştir. Yukarıda zikredilen âyet buna işaret etmektedir. Uzman bir hekim tarafından oruç tutması hâlinde hasta olacağı bildirilen kimse de hasta hükmündedir.
c) Hamilelik ve çocuk emzirme: Oruç tutmaları kendilerine veya çocuklarına zarar vermesi hâlinde, hamile kadınlar oruçlarını tutmayabilirler. Emzikli kadınlar da, sütlerinin kesilmesi ve çocuklarının zarar görebileceği durumlarda oruç tutmayabilirler. Hz. Peygamber buna müsaade etmiştir (Nesâî, “Sıyam”, 50-51).
d) Zor ve meşakkatli işlerde çalışmak: Oruç tuttuğu takdirde sağlığına bir zarar gelmesinden korkan kimse, orucunu tutmayabilir. Bu durumda olanlar, izinli olduğu günler veya uygun zamanlarda tutamadıkları oruçları kaza ederler. Bir zorunluluk olarak, ağır işlerde çalışmak zorunda olan kişiler oruçlu olarak çalıştıkları takdirde sağlıkları risk altında kalacaksa, Ramazan ayında tutamadıkları oruçlarını uygun bir zamanda kaza ederler.
e) Yaşlılık: Oruç tutamayacak kadar yaşlı olan kimseler, oruç yerine fidye verebilirler. Bakara sûresinin 184. âyetinde, bu şekilde olup da oruca güç yetiremeyenlerin, oruç tutmayıp fidye vermeleri gerektiği hükme bağlanmıştır. İyileşme umudu olmayan hastalar da aynı hükme tabidir.
Ramazan orucu kimlere farzdır?
Akıllı, ergenlik çağına ulaşmış ve oruç tutmasına engel bir mazereti olmayan her Müslümanın Ramazan orucunu tutması farzdır.
Oruca niyet nasıl yapılır?
Niyet, ibadetlerin kabulünün ön şartıdır. Niyetsiz yapılan amel ibadet değeri kazanmaz. Niyetin asıl gerçekleştiği yer kalptir. Bu da yapılacak ibadete başlama sırasında o ibadetin bilincinde olmakla gerçekleşir. Niyetin dil ile söylenmesi, kalben yapılan niyetin dışa vurulmasından ibaret olup, menduptur. Buna göre her ibadette olduğu gibi oruçta da kalben niyet etmek yeterlidir.
Oruç için niyetin vakti, akşam namazı vaktinin girmesiyle birlikte başlar. Oruç için sahura kalkılması fiili bir niyettir. Kişi sahura kalkmamış olsa bile sabah bu bilinç içinde ise niyetli sayılır.
Ramazan orucu ile günü belirlenmiş adak orucu ve nafile oruçlarda niyet etme zamanı, öğle namazına yaklaşık bir saat kalana kadar devam eder. Bunların dışındaki, kefaret, kaza, günü belirlenmemiş adak oruçlarında ise “imsak”tan önce niyet edilmesi gerekir.
2024 RAMAZAN BAYRAMI NE ZAMAN?
9 Nisan Salı Ramazan Bayramı Arifesi
10 Nisan Çarşamba Ramazan Bayramı 1.gün
11 Nisan Perşembe Ramazan Bayramı 2.gün
12 Nisan Cuma Ramazan Bayramı 3.gün
KASTAMONU İLİ HAKKINDA BİLGİ
Kastamonu, Türkiye’nin kuzey kesiminde, Karadeniz Bölgesi’nde yer alan ildir. İlin komşularını Sinop, Çorum, Çankırı, Karabük ve Bartın illeri oluşturmakta olup, ilin ayrıca kuzeyde Karadeniz’e kıyısı bulunmaktadır. Kastamonu yüzölçümü 13.108 km², alan kodu 366’dır. Kastamonu nüfusu 2018 yılına göre 383.373’dir.
Yüzey Şekilleri
İl topraklarının % 74.6’sı dağlar, % 21.6’sı yaylalar, % 3.8’i ovalarla kaplıdır. Kuzeyde Karadeniz kıyısı’na koşut uzanan Küre (İsfendiyar) Dağları ile güneyde İlgaz Dağlan ve uzantıları, ilin yüzey şekillerini belirler. Karadeniz ile iç bölüm arasında doğal bir set oluşturan Küre Dağları, Karadeniz kıyılarında dar bir şerit biçiminde uzanan kıyı düzlüklerinden başlayarak güneye doğru yükselir, kuzeydekinden daha dik yamaçlarla Devrekâni Çayı Vadisi’ne iner. Sinop il sınırına yakın yerde dağların en yüksek noktasını oluşturan Yaralıgöz Dağı (Türbekaya, 2.019 m), Dikmen Tepe (1.657 m), Acısu Tepe (1.067 m), başlıca yükseltileridir. İlin güneyinde Devrez Çayı’na koşut, Kuzeydoğu-güneybatı yönünde uzanan Ilgaz Dağları’nın bir bölümü, il sınırları içerisinde kalır. Ilgazlar üzerindeki büyük Hacet Tepesi (2.587 m), Küçük Haset Tepesi (2.587 m), dağlarını ve ilin en yüksek noktalandır. Küre Dağları güneyinde Daday-Azdavay arasında Ballıdağ (1.600 m), doğuda Hasan Dağı, batıda Karyatağı Tepe, güneybatıda Bacak Dağı (1.698 m), Dikmen Dağı (1.736 m), güneydoğuda Tosya Dağı öteki önemli yükseltileridir. Küre ve Ilgaz sıradağları arasındaki dalgalı alan ve ırmak vadileri düzlüklerle kaplıdır. Gökırmak Vadisi boyunda 500-1000 m, daha kuzeyde Küre Dağları, daha güneyde Ilgaz Dağları üzerinde 1.000-1.500 m yükseltideki düzlükler egemendir.
Araç, Devrekâni ve Gökırmak çaylan, başlıca ırmaklarıdır. Ilgaz Dağları’ndan toplanan sularla oluşan Araç Çayı, kendi adını taşıyan ilçeyi geçerek il sınırları dışına çıkar. Devrekâni Çayı, Küre Dağları’ndan doğar, önce batı, sonra kuzeybatıya yönelir. Azdavay İlçesi’ni geçerek Cide’nin batısmda Karadeniz’e dökülür. Gökırmak, Merkez İlçe’nin kuzeyinde doğar, doğuya kıvrılır, Taşköprü İlçesi’ni geçtikten sonra ilden ayrılır. Devrez Çayı, güneydoğuda Çankırı’dan il sınırlarına girer, Tosya ilçesi’ni aşarak Çorum İli’ ne geçer. Karaçomak Baraj Gölü dışında doğal bir göl yoktur. 135 km uzunluğundaki Karadeniz kıyı şeridi, yer yer kayalık olmakla birlikte, genelde dar kıyı düzlükleriyle kaplıdır.
İklimi ve Bitki Örtüsü
İki önemli ırmak havzası, Kastamonu ikliminin oluşumunda etkili olur. Ağlı, Daday, Azdavay, Cide, Devrekani, Bozkurt, Çatalzeytin, Pınarbaşı, Şenpazar, Şeydiler ilçelerini etkileyen ve Devrekâni Çayı’nın aktığı Batı Karadeniz Havzası’nın iklimi, nemli ve ılımandır. İlin güneyinde Merkez, Taşköprü, Tosya, Hanönü, Araç, İhsangazi ilçelerini etkileyen Kızılırmak Havzası’nda karasal iklim etkileri görülür. Yıllık ortalama sıcaklık 10.8°C, en soğuk ay ocak, en sıcak ay temmuzdur. Yıllık ortalama yağış tutarı (452.8 mm), Türkiye ortalamasının altındadır. Kastamonu ülkemizin önde gelen orman alanlarına sahiptir. Karadeniz kıyılarında 1.200 m yüseltiye kadar yapraklı türlerin oluşturduğu ormanlar görülür. Bu yörede kayın, gürgen, akçaağaç, fındık, ormangülü en sık rastlanan türlerdir. Yükselti arttıkça yapraklı türlerin arasına iğneyapraklılar (göknar, sarıçam) karışır. İnebolu ve Cide’de kayın ormanları, Azdavay’da göknar, sarıçamla karışık ormanlar yoğunluk-tadı. Daday ve Azdavay arasında Ballıdağ üzerinde zengin göknar ormanları, türün en iyi örneklerini sergiler. Tosya-Boyabat arasındaki ormanlarda sançam egemendir. Güney yamaçlarda meşe ormanlarının oranı artar. Orta Anadolu’ya bakan güney yamaçlarda 1.000-1.100 m yükseltilerde karaçam ormanları görülür, ancak İç Anadolu’ ya yaklaştıkça bitki örtüsü bodurlaşır, seyrekleşir.
Toplumsal Yapı ve Ekonomi
Büyük bölümü dağlarla kaplı il topraklarında tarımsal etkinlikler sınırlıdır. Ormancılık başlıca gelir kaynakları arasındadır. Tarımsal üretim, Gökırmak ve Devrez Çayı boyunca uzanan düzlüklerde yoğundur. Mera hayvancılığının yaygın olduğu ilde başta koyun olmak üzere, büyük ve küçükbaş havan beslenir. Kümes hayvancılığı da yapılır. Orman içi ve yakını köylerde yaşayanlar, orman işletmelerince sağlanan kesme, sürütme, istif, depolama, taşımacılık, yol yapımı, ağaçlandırma ve gençleştirme türü ormancılık etkinliklerinden yararlanarak geçimini sağlar. Yeraltı kaynakları açısından zengin olan ilde, MTA tarafından belirlenen ve işletilen başlıca yataklar şunlardır: Küre’de bakır, bakırlı, pirit, Araç’ta bakirli pirit, Bozkurt’ta cıva, mermer, Tosya’da mermer, manganez, linyit, İnebolu, Doğanyurt’ta manganez, kalker, azdavay Pınarbaşı’nda taşköprü, Hanönü’nde Endüstri etkinlikleri, tarım ve orman ürünleri işlemeye yöneliktir.
İlin, ilçeleri ve çevre illerle düzenli karayolu bağlantısı vardır. Eskiden beri Batı Karadeniz kıyıların İç Anadolu’ya bağlayan karayolu üzerinde kuruludur. Dağlık alandan geçen bazı yollarda kışın ulaşım güçleşir. Ilgaz Dağları’nın kuzey eteklerinde, deniz düzeyinden 790 m yükseltide, Gökırmak Vadisi’ne kurulu olan il merkezi, Sinop’a 198 km, Zonguldak’a 278 km, İstanbul’a 493 km, Ankara’ya 259 km, Çankırı’ya 128 km, Çorum’a 194 km, Samsun’a 314 km, Amasya’ya 266 km uzaklıktadır. Daday-Azdavay arasındaki Ballı-dağ Geçidi (1.550 m), İl merkezi ile Taşköprü arasındaki Oyrak Geçidi (1.210 m), ve Ilgaz arasındaki Ilgaz Geçidi (1.775 m), karayolları üzerinde önemli geçitlerdir.