Adet halinde karı-koca’nın cinsi münasebette bulunması haramdır. Yüce Rabbimiz Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyuruyor; “Sana hayızlı ile birleşmeyi soruyorlar. De ki bu (her iki tarafa da) eziyet verici bir şeydir. Onlar adetli iken onlardan ayrılın ve temizleninceye kadar onlara yaklaşmayın. İyice temizlendiklerinde Allah’ın size emrettiği yerden onlara yaklaşın. Allah çok tevbe edenleri ve tertemiz olanları sever” (Bakara 222)
Ayette belirtildiği üzere, âdetli günlerde münasebette bulunmak haram kılınmıştır. Bu, dinin bir emri olduğu gibi sağlık açısından da gereklidir. Hem kadın âdetliyken münasebete girmek, onlara psikolojik olarak büyük bir sıkıntı verir.
Eğer, isteyerek beraber olmuşlarsa ikisi de günahkâr olur. Birisi istememesine rağmen diğerinin zorlamasıyla birleşme gerçekleşmişse, zorlayan günaha girer. Böyle durumlarda tevbe istiğfar edilmesi ve bir daha tekrarlamamaya karar verilmesi gerekir. Hz. Ebûbekir Efendimiz’e birisi gelerek, âdetli iken eşiyle beraber olduğunu ve ne yapması gerektiğini sorduğunda: “İstiğfar et ve bir daha da yapma.” cevabını almıştır. Bu günahı işleyen bir kimsenin ayrıca sadaka vermesi de müstehaptır. Hadis-i şeriflerde geçtiği üzere, âdetin ilk günlerinde olmuşsa yaklaşık 4 gr. altın (bir dinar) son günlerinde olmuşsa bunun yarısı verilir. Âdet günlerinde birleşmeyi câiz görmek, insanı küfre sokar çünkü bu mesele âyetle sabittir.
Fıkıh kitaplarında şöyle geçmektedir:
“Eğer kan kırmızı veya siyah ise bir dinar, sarı ise yarım dinar sadaka vermesi müstehap olur.” (Mavsili, el-Ihtiyâr I/28; El-Muhit – Serahsi)