Hayız yada halk arasında bilinen ismiyle adet, bir kadının döl yatağı denilen rahminden bir hastalık veya çocuk doğurma sebebi olmaksızın belirli günler içinde gelen kandır. Hayız, bir nevi abdestsizlik ve cünüplük hali, yani hükmî kirlilik (hades) veya mazeret kabul edilir.
Hayız hâli oruç, namaz, tavaf gibi bazı ibadetlerin ifasına engel olsa da kurban kesmeye engel değildir. Dolayısıyla kurban kesme hususunda kadının temiz veya âdetli olması arasında fark yoktur. Yani kadınlar hayızlı iken kurban kesebilir.
Kendisine kurban kesmek vacip olan kişi kurban kesebilir. Bunun gibi, erkek nasıl hayvanı kesebiliyorsa, kadın da kesebilir. Bunun delili şu mealdeki hedis-i şeriftir:
Muaz bin Sa’d rivayet ediyor. Kâ’b bin Mâlik’in bir cariyesi vardı. Sel’ dağlarında koyunlarını otlatıyordu. Koyunlardan biri hastalandı, cariye hemen yetişerek hayvanı bir taşla kesti. Daha sonra durumu Resulullaha (a.s.m.) sordular. Resulullah (a.s.m.) şöyle buyurdu:
“Bir mahzuru yoktur, etini yiyiniz.” (Muvatta, Zebâyih: 4.)
Bu hadise dayanan kitaplarımızda şöyle bir hüküm yer almaktadır:
“Aybaşı dahi olsa kadının kestiği helâldir. Çünkü kadının tam ehliyeti vardır. Şu kadar var ki, hayvanı kesenin erkek olması müstehaptır. Çünkü bu işte erkeğin gücü kadının gücünden daha fazladır.”
Zaten bilindiği gibi, gerek Kurban Bayramı’nda, gerekse sair vakitlerde genellikle hayvanı erkekler kesmektedir. Diğer bazı konularda olduğu gibi, bunda da tabiî bir işbölümü oluşmuş bulunmaktadır.
KURBAN NEDİR?
Kurban, ibadet niyetiyle, belirli vakitte belirli nitelikleri taşıyan hayvanı usulüne uygun kesmektir. Diğer bir değişle Kurban, Yüce Allah’ın rahmetine yaklaşmak için belirli zamanlarda ibadet niyetiyle kesilen özel hayvandır. Allah rızası için kesilen kurbana ”Udhiye“, bunu kesmeye ise ”Tazhiye“ denilir. Kurban kesmek mal ile yapılan bir ibadettir ve vaciptir. (İmam Şafii’ye göre, kurban vacip değil, müekked bir sünnettir. Ancak adamakla vacip olur.) Hicretin ikinci yılında emredilmiştir. Kurban Allah yolunda gösterilen bir fedakarlık, O’nun verdiği nimetlere karşı şükran borcunu yerine getirmektir.