Hastalığa sabretmek sünnettir. Hastalıktan duyulan acıyı, geçici bile olsa azaltıyorsa inlemek mekruh değildir. Ancak inleme ihtiyacı duyulduğunda, bunu tesbih ve zikirle gidermek daha evladır. Ayrıca hastalık sürecinde Kur’ân-ı Kerîm okumak, zikir yapmak ve özellikle İhlas suresi, Ayetel-kürsi, Haşr suresinin son ayetleri ile Hz. Yunus’un (as) duası olan;
لاَ إِلهَ إِِلاَّ أَنْتَ سُبْحَانَكَ إِِنِّي كُنْتُ مِنَ الظَّالِمِينَ
La ilahe illa ente subhaneke inni kuntu minezzalimin
Anlamı: “Ya Rabbi! Senden başka Mabud yoktur. Seni noksanlıklardan tenzih ederim, ben şüphesiz zalimlerden oldum.”
duâsını okumak mendubtur. Zira bunları okuyanın;
a) Büyük sevab kazanacağı yanısıra, güzel bir hatime (ruhu tesli etme anı) ile ruhunu rabbine teslim edeceği.
b) Ölüm hastalığında İhlas suresini en az yüz kere okuyanın kabir suâlinden ve sıkıştırmasından muâf tutulacağı, ayrıca Sırat’ı meleklerin avuçları üzerinde geçeceği.
c) Hastalığı esnasında; yukarda yazılı olan Hz. Yunus (as) duâsını en az kırk kere okuyanın, o hastalıktan ölmesi durumunda şehid sevâbı alacağı, iyileşmesi durumunda ise, günahlarının (Allah takdir edeceği miktarı) affedileceğine dâir rivâyetler mevcuttur.