Kurban lügatte “yakınlık ve yaklaşmak” anlamına gelir. Dini ıstılahta ise; fıkıhta belirlenen şartları taşıması kaydıyle, Allah’a yakınlık ve ibâdet gayesiyle, şer’î usûl ile boğazlanıp kesilen hayvana verilen isimdir. Kurbana ayrıca “fedakârlık” anlamına gelen “udhiye” de denmektedir. Udhiye, Cenab-ı Hakk’ın rızası için kurban niyetiyle kesilen hayvan demektir.
Toplumda yardımlaşmayı, dayanışmayı ve iman kardeşliğini kuvvetlendiren udhiye, yani kurban kesmek, şafii mezhebine göre sünneti müekkededir. Hanefi mezhebine göre ise vaciptir.
Udhiye kurbanı kesebilmesi için, kişide şu husûsların bulunması gerekir.
1 – Mümeyyiz olmak.
Kesime gücü yetse bile, mümeyyiz olmayanın kurban kesmesi mekrûhtur. Yetmezse haramdır. (Mümeyyiz: İyiyi kötüyü, doğruyu yanlışı ayıracak durumda olan.)
2 – Akıllı ve görebilir olmak.
Deli, sarhoş ve âmâ’nın yapacağı kesim kerâhetle sahihtir. (Kerahet: İğrenme, nefret, tiksinme, zorla, mecburiyet yüzünden yapma. Harama yakın sayılan fiil veya şey.)
3 – Müslüman yada ehl-i kitab olmak.
Ancak gerek ehl-i katabın, gerek fâsık’ın ve gerek namaz kılmayanın kestiğinden yemek mekrûhtur.
4 – Kesim işlevini kasd etmek.