Huneyn muharebesi Mekke’nin fethinden sonra olmuştur. Mekke’nin fethi ile Kureyş’in hemen hemen tamamı İslamiyetle şereflenmişti. Bu durum o bölgedeki kabileler üzerinde olumlu bir etki bırakarak onlarında İslama ve Müslümanlara karşı bir sevgi duymalarına sebep olmuştu. Ancak bazı kabileler de vardı ki, bunlar Müslümanların böyle güçlenmesinden tedirgin olmuşlardı. Böyle tedirginlik yaşayan kabilelerin başında ise Sakif kabilesi ile Havazin kabilesi gelmekteydi. Bu tedirginliklerinden dolayı, bütün güçleriyle Müslümanlara saldırmaya karar verdiler. Bunun üzerine bu iki kabile Havazin’lerin lideri Malik bin Avf önderliğinde bir ordu hazırlamaya başladılar. Kısa sürede 20 bin kişilik bir ordu hazırlayan Malik bin Avf askerlerin cesaretle çarpışmaları, dönüp geri kaçmamaları için bütün kadın, çocuk ve malları birlikte almaya karar verdi. Müslümanlar, düşmanların yapmış olduğu bu hazırlıktan haberdar oldukları için onlar da hemen savaş hazırlıklarına başlayarak 12 bin kişilik muhteşem bir İslam ordusu meydana getirmişlerdi. Hz. Peygamberin önderliğindeki İslam ordusu ile düşman ordusu, Hicret’in sekizinci yılının Şevval ayında Huneyn vadisi denilen yerde karşılaştılar. İşte bu şekilde Huneyn muharebesi başlamıştır.