Hac veya Umre için ihrama girmiş olanların din yönünden yapmaları yasak olan şeylere “Cinayetü’l-Hac = Hac Yasakları” denir. Burada kasıd, yanılma, hataya düşme ve unutma birdir.
(Şafiîlerce hata ve unutma cezası bağışlanmıştır.)
Hac ve Umre’ye ait yasaklar (cinayetler) şu beş kısma ayrılır:
1)Yapılmalarından dolayı yalnız birer dem (koyun veya keçi) kurban edilmesi gereken cinayetler.
Büluğ çağına ermiş olup da ihrama girmiş bulunan bir kimsenin bir uzvuna (organına) tamamen veya bir uzvu mikdarı olacak şekilde değişik yerlerine hoş kokulu bir şey sürmesi, başına kına yakması, yağ sürünmesi, tam bir gün akşama kadar dikişli bir elbise giyinmesi veya başını örtülü bulundurması, başının en az dörtte birini traş ettirmesi, fazla tüylerini gidermesi, tırnaklarını kesmesi, haccın vaciblerinden birini (mikatta ihrama girmeyi) terk etmesi, cünub veya haiz olarak kudüm veya veda tavafı yapması veya abdestsiz olarak ziyaret tavafında bulunması gibi…
Kıran haccında bu yasaklardan biri yapılırsa, iki ihramın hürmetini korumak için iki kurban (dem) gerekir.
Böyle irade ile yapılmalarından dolayı kurban kesilmesi gereken şeylerden biri, bir zaruret ve illet sebebiyle yapılsa, bu işi yapan serbest kalır; dilerse Harem’de bir kurban keser, dilerse istediği yerde üç gün oruç tutar, dilerse altı fakire birer fitre mikdarı sadaka verir. Bu sadakanın Mekke fakirlerine verilmesi daha faziletlidir. Verilecek bu sadakada temlik caiz olduğu gibi, ibahe (ikram suretiyle yemek yedirme) de caizdir. İmam Muhammed’e göre ibahe caiz değildir.
2) Yapılmasından dolayı Bedene (deve veya sığır) kurban edilmesi gereken cinayetler:
Bunlar, Arafat’da vakfeden sonra daha traş olmadan veya saçları kısaltmadan önce kurulan cinsel ilişki ile ziyaret tavafını cünub, hayız veya nifas hallerinde yapmaktan ibarettir. Bununla beraber herhangi bir tavaf, taharet haline yeniden yapılırsa cezası düşer.
Arafat’da vakfeden sonra saçları traşdan veya kısaltmadan önce, bir mecliste cinsel ilişki tekrarlansa, yalnız bir Bedene (deve veya sığır) gerekir. Meclis değişecek olsa, birinci ilişkiden dolayı bir Bedene (deve veya sığır), diğerlerini için de dem (koyun) gerekir. Çünkü birinci ilişkide tavafa noksanlık gelmiştir. Böyle noksan bir tavaf için de “Dem” yeterli olur. Fakat traş olduktan sonra veya saçları kısalttıktan sonra, ziyaret tavafının tamamından veya ilk dört şavtından önce ilişkide bulunsa, yalnız bir koyun kesmek yeterli olur. Buna göre, ziyaret tavafının tamamından veya dört şavtından sonra kurulacak ilişki ile ceza olarak ne bedene ne de dem gerekir.
3) Her birinin yapılmasından dolayı yarım sa’ (bir fitre mikdarı) beşyüz yirmi dirhem sadaka verilmesi gereken cinayetler.
Bunlar, İhramda bulunan bir kimsenin uzuvlarından (organlarından) birinin az bir kısmına hoş kokulu bir şey sürmesi, bir günden az dikişli elbise giymesi veya başını örtmesi, başının dörtte birinden azını traş etmesi, yalnız bir tırnağını kesmesi, başkasını traş etmesi, başkasının tırnağını kesmesi, abdestsiz olarak Kudüm tavafı veya Veda tavafı yapması gibi şeylerdir.
Tedavi için hoş kokulu şey kullanılması, ceza gerektirirse de, zeytin yağı gibi bir yağ kullanılması ceza gerektirmez.
Kırık bir tırnağı koparmak da caizdir; çünkü bunda büyüme hali kalmamıştır.
4) Her birinin yapılmasından dolayı bir fitre mikdarından, yarım sa’dan (beş yüz yirmi dirhem buğdaydan) az bir sadaka verilmesi gereken cinayetler (yasaklar):
Bunlar, İhramda bulunan kimsenin çekirge öldürmesi, kendi üzerinde bulunan biti öldürmesi veya onu yere atması, başkasının üzerindeki biti öldürmesi için onu göstermesi gibi işlerdir.
İhramde iken bunlardan birini yapan kimse, dilediği bir mikdar sadaka verir.
Öldürülen bitler üçten çok ise, bir fitre mikdarı sadaka verilir. Yolda görülen bir biti öldürmek yasak değildir, bunun için cezası yoktur. Çünkü bu, aslında eziyet veren bir hayvan olduğundan öldürülmesi caizdir.
İhramda bulunan kimse, ihramdan çıkıncaya kadar hazin, perişan ve mütevazı bir hal içinde ihtiyacını Yüce Allah’a arzetmesi gerektiğinden üste başa düzen verilmemesi biri kulluk ve ihtiyaç nişanının bir ifadesi olur.
5) Her birinin yapılmasından dolayı bedel değer ödemek (Zıman) gereken yasaklar (cinayetler)dir.
Bunlar da ihramda bulunanın av hayvanlarını öldürmesinden veya Harem Bölgesindeki yaş ağaçları ve yeşil otları kesip koparmasından ibarettir. Bunun için İhramda olan kimse (muhrim), gerek Harem Bölgesinde ve gerek Harem dışında hiçbir kara hayvanını öldüremez ve öldürülmesi için de onu başkasına gösteremez.
Yine, ihramda olan bir kimse, Harem bölgesindeki yaş ağaçları ve yeşil otlan kesemez. Bunlan yapınca, kıymetlerini öder.
Şöyle ki:
Öldürülen hayvan eti yenmeyen hayvanlardan ise, onun cezası bir koyun veya keçi kurban etmekten ziyade olmaz. Fakat eti yenilir hayvanlardan ise, öldürüldüğü yerdeki kıymeti, iki adalet sahibi kimse tarafından belirlenerek tamamen sadaka verilir. Eğer bu kıymet bir fitre mikdarından az ise, buna karşılık bir gün oruç tutmak da yeterlidir.
Bununla beraber kıymeti bir kurban değerine eşitse, yasağı işleyen serbesttir. Dilerse bu kıymet karşılığında fakirlere dağıtılmak üzere fitre mikdarı buğday, arpa ve hurma alır. Dilerse her fitre mikdarı karşılığında birer gün oruç tutar. Bu oruç değişik zamanlarda da tutulabilir.
Öldürülen hayvan av için öğretilmiş doğan ve köpek gibi bir hayvan ise, sahibine öğretilmiş olduğuna göre kıymeti ödenir. Ayrıca öğretilmemiş olduğuna göre de fakirlere kıymeti sadaka olarak verilir.
Ağaçlara ve otlara gelince, bunlara kendiliğinden bitmiş olup kimseye ait değilse, Harem Bölgesinin hakkını korumak için kıymetleri sadaka olarak verilir. Fakat bir kimsenin mülküne ait ise, birer kıymetlerini de sahiblerine vermek gerekir.
Harem Bölgesindeki bir ağacın yalnız yapraklarını almak, ağaca zarar vermezse caizdir. Bundan dolayı ceza gerekmez.