Hz. Fatıma’nın Evliliği (Hicri 2. Yıl, Zilhicce Ayı)
Hz. Peygamberimiz’in kızlarından en küçük olanı Hz. Fâtıma idi. Şimdi 18 yaşına ulaşmış ve evlilik teklifleri gelmeye başlamıştı. İbn Sa’d’ın rivayetine göre ilk önce Hz. Ebu Bekir, Hz. Peygamber’den istemiş, Resûlullah da: “Allah’ın emri ne ise o olur” buyurmuştu. Sonra Hz. Ömer isteme cesareti göstermiş, Resûlullah ona da aynı şeyleri söylemiş, hiç bir cevap vermemişti. Ama rivayetin görünüşüne bakarsak bunun doğru olmadığı anlaşılmaktadır. Hafız İbn Hacer, îbn Sa’d’ın Hz. Fâtıma hakkındaki çeşitli rivayetlerini el-lsâbe isimli eserinde naklettiği halde bu rivayeti gözardı etmiş veya bunun farkına varmamıştır. Bütün bunlardan sonra Hz. Ali, Hz. Fâtıma ile evlenme talebinde bulununca Resûlullah, Hz. Fâtıma’nın ne düşündüğünü sordu. O buna hiç bir cevap vermeyip sessiz kaldı. Bu cevap vermeyiş âdete göre bir çeşit kabul ifadesiydi. Hz. Peygamber, Hz. Ali’ye: “Yanında mihir olarak vermek için birşey var mı?” diye sorunca Hz. Ali: “Hiçbirşey yok” dedi. Hz. Peygamber sallallahu aleyhi vesellem de: “Bedir savaşında eline geçen hatmiye zırhına ne oldu” deyince, Hz. Ali: “Duruyor” dedi. Hz. Peygamber: “O yeter” buyurdu.
Okuyucular bunun çok kıymetli birşey olduğunu sanabilirler. Ama onun değerini öğrendikleri zaman şaşacaklardır. Çünkü o sadece 125 dirhem değerindeydi.
Zırhtan başka Hz. Ali’nin sahip olduğu servet, bir koyun postu, bir de eskimiş yemen battaniyesinden ibaretti. Hz. Ali, bu servetinin hepsini Hz. Fâtıma’ya mihir olarak verdi. Hz. Ali o ana kadar Hz. Peygamber’in yanında kalıyordu. Evlilikten sonra ayrı bir eve taşınması gerekti. Ensârdan Harise b. Nu’mân’ın (ra) birçok evi vardı. Onlardan bir kısmını Hz. Peygamber’e bağışlamıştı. Hz. Fâtıma, Hz. Pey-gamber’e Hârise’den başka bir ev istemesini söyledi. Hz. Peygamber sallallahu aleyhi vesellem de: “Nasıl söyleyebilirim, artık haya ederim” buyurdu. Harise (ra) bunu duyunca koşarak geldi ve: “Ey Allah Resulü! Ben ve benim elimde olan ne varsa hepsi senindir. Allah’a yemin ederim ki benden aldığınız evler beni, elimde kalanlardan daha çok sevindirmektedir” dedi. Harise kendine ait bir evi boşalttı. Hz. Fâtıma da oraya taşındı.
İki cihan sultam Hz. Peygamber Efendimizin, dünyanın hanımefendisi Hz. Fâ-tıma’ya verdiği çeyiz, bir divan, bir su tulumu, içinde pamuk yerine hurma yaprakları doldurulmuş olan bir yatak, iki el değirmeni, iki su testisi, bir de su küpünden ibaretti.
Fâtıma (ra) yeni evine taşınınca Hz. Peygamber Efendimiz onun yanına gitti. Kapıya dikilerek içeri girmek için izin istedi. Sonra içeri geldi. Bir kap içinde su getirmelerini istedi, iki elini ona daldırarak Hz. Ali’nin (ra) göğsüne ve kollarına su serpti. Sonra Hz. Fâtıma’yı çağırdı. Hz. Fâtıma utancından titreyerek geldi. Onun üzerine de su serpti ve: “Kızım! Seni kendi ailemden en şerefli biriyle evlendirdim” buyurdu.