Emir kulu deyiminin anlamı
Kendisine emredilen işi yapmak zorunda olan kimse.
Örnek: Emir kulu olmak o kadar da kolay değil.
Örnek 2: Bana niye kızıyorsunuz ki, ben emir kuluyum.
Emir büyük yerden gelmek deyiminin anlamı
Sevilen, sayılan bir kimse, bir işin yapılmasını istemiş olmak.
Örnek: Emir büyük yerden gelince işi hemen bitirdi.
Emir komuta zinciri içinde olmak deyiminin anlamı
Herhangi bir işlem en alt rütbe veya makamdan en üst rütbe veya makama doğru gerçekleşmek.
Örnek: Emir komuta zinciri içinde olanlar, yasa dışı emirleri yerine getirmez.
Emir eri deyiminin anlamı
(Eskiden) Subayların, kıta ve daire dışında buyruklarında bulunan er.
Emirül Müminin deyiminin anlamı
(Müminlerin Emiri) Eskiden halifelere verilen bir san.
Evvel emirde deyiminin anlamı
İlk önce, her şeyden önce.
Emrine girmek deyiminin anlamı
Bir kimsenin buyruğu altında bulunmayı kabul etmek.
Örnek: Onun emrine girip çalışmak zorunda kalmıştı.
Emrine vermek deyiminin anlamı
* Görevlendirmek, atamak.
* Yararlanması için ayırmak.
Emrihak vaki olmak deyiminin anlamı
Ölmek.
Örnek: Emrihak vaki olunca, kitabı da yarım kaldı.
Emrivaki yapmak deyiminin anlamı
Oldubittiye getirmek, geri dönülmesi güç ve imkansız bir durum oluşturmak.
Örnek: Emrivaki yaparak, tarlayı satın aldılar.
Örnek 2: Adam emrivaki yapıp, senet imzalatmış.