İnce eleyip sık dokumak deyiminin anlamı
* Bir şeyi en ince detayına kadar incelemek.
* Seçim yaparken dikkatli olmak, en ufak kusuru kabul etmemek.
* Titizlik göstermek, bir şeyi en ince ayrıntılarına kadar araştırmak, gözden geçirmek.
Örnek: Senin her şeyi ince eleyip sık dokuduğunu herkes bilir.
Örnek 2: O kadar da ince eleyip sık dokunacak bir iş değil, kaygılanma.
Örnek 3: Annesinin bu meseleyi nasıl ince eleyip sık dokuyacağını biliyordu. (O. Kemal)
İnceden inceye hesap yapmak deyiminin anlamı
* Gizli gizli planlar yapmak.
* Çok detaylı planlama yapmak.
* En küçük ayrıntılarına değin inerek, çok dikkatle, titiz bir biçimde, titizlikle.
Örnek: Bu işi kabul etmeden önce inceden inceye hesaplar yapması gerekirdi.
İnceden inceye deyiminin anlamı
* Gizli gizli planlar yapmak.
* Çok detaylı planlama yapmak.
* En küçük ayrıntılarına değin inerek, çok dikkatle, titiz bir biçimde, titizlikle.
* Tiz olmayan, belli belirsiz, hafif bir sesle.
Örnek: Bu işi kabul etmeden önce inceden inceye hesaplar yapması gerekir.
Örnek 2: Durumu inceden inceye gözden geçirmeliydi.
Örnek 3: Orman, inceden inceye uğulduyordu
Boynu kıldan ince olmak deyiminin anlamı
* Bir durum ya da kimse karşısında kendisi hakkında ve rilen her kararı kabul etmeye razı olmak.
* Adaletli yargı karşısında verilecek her cezaya razı olmak.
* Haksız olduğu anlaşıldığında verilecek her cezaya razı olan kimse.
* İnsanların kanunlar yargı adalet ve yöneticilerin vereceğe her türlü cezaya razı olmaları.
Örnek: Gerçek adaletin karşısında boynum kıldan incedir.
Örnek 2: Verdiğiniz kararlar karşısında her zaman boynum kıldan incedir.
İnce hastalık deyiminin anlamı
Akciğer veremi.
Örnek: İnce hastalıktan ölmüştü.
İnceldiği yerden kopmak deyiminin anlamı
Sonucu neye varırsa varsın.
Örnek: Ben çok sabrettim, artık inceldiği yerden kopsun.
Örnek 2: İnceldiği yerden koparsa kopsun, daha fazla masrafa giremem.
İnce kesim deyiminin anlamı
Kemikleri ince ve zayıf.
İnce yapılı deyiminin anlamı
Boyuna göre şişman olmayan, beğenilir tipte.
İnceldiği yerden kopsun deyiminin anlamı
Sonucu neye varırsa varsın.
Örnek: Ben çok sabrettim, artık inceldiği yerden kopsun.
Örnek 2: İnceldiği yerden koparsa kopsun, daha fazla masrafa giremem.
İnceden inceye deyiminin anlamı
En küçük ayrıntısına kadar, çok dikkat ederek.
Örnek: Konuyu inceden inceye araştırdım.
İnce eğirip sık dokumak deyiminin anlamı
Titizlik göstermek, bir şeyi en ince ayrıntılarına kadar araştırmak, gözden geçirmek.
Örnek: O kadar da ince eğirip sık dokunacak bir iş değil, kaygılanma.
Örnek 2: İnce eğirip sık dokuyan bir kişiliği vardı.
İnce ağrı deyiminin anlamı
Zaman zaman gelip geçen hafif ağrı.
İnce nezaket deyiminin anlamı
İnsanda sevgi ve saygı uyandıran naziklik.
İnce yemek deyiminin anlamı
Özenilerek yapılan pahalı yemek.