Mahkemelik olmak deyiminin anlamı
* Bir sorununun büyüyerek mahkemelik olması, davalık hâle gelmesi.
* Biriyle anlaşmazlığa düşüp konuyu mahkemeye götürmek, mahkemeye düşmek, davalı ya da davacı olmak.
Örnek: Bu gidişle mahkemelik olacağız galiba.
Örnek 2: Mısır tarlası yüzünden komşuyla mahkemelik olduk.
Mahkemeye düşmek deyiminin anlamı
Anlaşmazlık konusu mahkemeye götürülmek, mahkemelik olmak.
Örnek: Sonunda mahkemeye düştük ya, yuh olsun sana.
Mahkemeye vermek deyiminin anlamı
Dava açmak.
Örnek: Boşanmak için eşini mahkemeye vermiş.
Örnek 2: Mahkemeye vermek için yarın adliyeye gidiyorum.
Mahkeme nedir bilmemek deyiminin anlamı
Herhangi bir sebeple mahkemeye hiç gitmemiş olmak.
Örnek: Biz bugüne kadar mahkeme nedir bilmezdik oğlum.
Mahkemede dayısı olmak deyiminin anlamı
Yüksek bir makamda koruyucusu, kayırıcısı olmak.
Örnek: Mahkemede dayısı olduğundan, her iki olaydan da sıyrılmayı başardı.
Örnek 2: Bu devirde, mahkemede dayın olmazsa işin çok zor.
Mahkeme açmak deyiminin anlamı
Mahkemede dava açmak.
Örnek: Beni, mahkeme açmakla tehdit etti.
Mahkeme duvarına benzemek deyiminin anlamı
Asık suratlı, kimseye gülmeyen, somurtkan ve suskun duran kimseleri nitelemek için kullanılır.
Örnek: Ablanın yüzü bugün mahkeme duvarına benziyor.
Örnek 2: Müdürün suratı mahkeme duvarına benziyor, bence sonra konuş.
Mahkeme duvarı deyiminin anlamı
Asık suratlı, somurtkan, kimseye gülmeyen, duygusuz yüz.
Örnek: Mahkeme duvarı yüzün, bir sorun mu var?
Örnek 2: Müdürün surat mahkeme duvarı, bence sonra konuş.