Dudak ısırmak deyiminin anlamı
* Hayret etmek, şaşırmak.
* Bir olay, bir durum karşısında pek fazla şaşırmak.
* Sürpriz bir gelişme ardından yapılan bir hareket. Şaşkınlık geçirten, hayrete erdiren bir mevzu söz konusu olduğunda kişinin durumunu açıklayan bir deyim.
Örnek: Beni karşısında görünce dudağını ısıracak eminim.
Dudak bükmek deyiminin anlamı
* Bir şeyi beğenmediğini, küçümsediğini belli etmek, umursamamak, pek aldırış etmemek.
* Ağlayacak gibi olmak.
Örnek: Yeni alınan elbiseye şöyle bir dudak büküp geçti.
Örnek 2: Annesinin pazardan aldığı ayakkabılara dudak büktü.
Örnek 3: Çok azarlama, çocuk dudak bükmeye başladı.
Örnek 4: Dudak bükmüş, gözleri sulanmıştı.
Dudak ısırtmak deyiminin anlamı
* Hayran bırakmak.
* Şaşkınlığa, hayrete düşürmek.
Örnek: Yaptığı resim hepimize dudak ısırtmıştı.
Örnek 2: Yazdığı son kitabıyla dudak ısırttı herkese.
Dudak payı bırakmak deyiminin anlamı
Bardak, fincan gibi kapları ağzına kadar doldurmayıp dudağın rahatça yanaşabileceği boş yer bırakmak.
Örnek: Dudak payı bırakırsan, çayımı rahatça içebilirim.
Dudak sarkıtmak deyiminin anlamı
Somurtmak.
Örnek: Geldiğimden beri dudak sarkıtıyor bu çocuk, bir problem mi var?
Dudak ucuyla söylemek deyiminin anlamı
Belli belirsiz anlatmak, isteksizce söylemek.
Dudak dudağa kalmak deyiminin anlamı
Öpüşmek.
Örnek: Çocukların izlediği saatte, filmde dudak dudağa kalmalar hoş olmuyor.
Örnek 2: Uzun süreden sonra kavuşunca, sarılıp dudak dudağa kaldılar.
Dudaklarını ısırmak deyiminin anlamı
Yakışıksız bir durum karşısında şaşırmak.
Örnek: Giydiği kıyafetleri görsen, inan dudaklarını ısırırsın.
Örnek 2: Onu o halde görenler dudaklarını ısırdı.
Dudak tiryakisi deyiminin anlamı
İçtiği sigaranın dumanını içine çekmeyip dışarı üfleyen ve dudağında sürekli sigara olan tiryaki.
Örnek: Dudak tiryakisi olduğunu söylüyordu.
Dudak dudağa gelmek deyiminin anlamı
Öpüşmek.
Örnek: Çocukların izlediği saatte, filmde dudak dudağa gelmeler hoş olmuyor.
Örnek 2: Uzun süreden sonra kavuşunca, sarılıp dudak dudağa geldiler.
Dudak çukuru deyiminin anlamı
Üst dudağın ortasındaki oluk.
Dudağını ısırmak deyiminin anlamı
Yakışıksız bir durum karşısında şaşmak.
Örnek: Giydiği kıyafetleri görsen, inan dudağını ısırırsın.
Örnek 2: Onu o halde görenler dudağını ısırdı.
Dudağını bükmek deyiminin anlamı
* Bir şeyi beğenmediğini, küçümsediğini belli etmek, umursamamak, pek aldırış etmemek.
* Ağlayacak gibi olmak.
Örnek: Yeni alınan elbiseye şöyle bir dudağını büküp geçti.
Örnek 2: Annesinin pazardan aldığı ayakkabılara dudağını büktü.
Örnek 3: Çok azarlama, çocuk dudağını bükmeye başladı.
Örnek 4: Dudağını bükmüş, gözleri sulanmıştı.
Dudağının ucuna gelmek deyiminin anlamı
Hemen söyleyecek durumda olmak.