Dut yemiş bülbüle dönmek deyiminin anlamı
* Suskunlaşmak.
* Çok konuşkan/neşeli olduğu halde sıkıntı veya üzüntü gibi nedenlerle konuşamaz duruma düşmek, sesi çıkmamak.
* Susmak; konuşkanlığını, sevincini, neşesini yitirmek; sesi çıkmaz olmak.
* Sıkıntı ve üzüntüden konuşamaz hâle gelmek. Çok konuştuğu hâlde aniden susmak.
Örnek: Onu dut yemiş bülbüle döndürmezsem bana da Hasan demesinler!
Örnek 2: Çocuk babasını aniden karsısında görünce dut yemiş bülbüle döndü.
Örnek 3: Yalanları ortaya çıkınca dut yemiş bülbüle döndü.
Örnek 4: Konağın ağası ona hesap sormaya gelince dut yemiş bülbüle döndü.
Bülbül gibi konuşmak deyiminin anlamı
* Kolaylıkla konuşmak.
* İtiraf etmek.
Örnek: İki yıllık eğitimden sonra İngilizceyi de bülbül gibi konuşuyor.
Örnek 2: Parayı görünce, bülbül gibi konuşmaya başladı.
Bülbül gibi söylemek deyiminin anlamı
Hiçbir şey saklamadan bildiklerini söylemek, itiraf etmek.
Bülbül kesilmek deyiminin anlamı
Bir etki veya baskı altında çokça konuşmak.
Örnek: Tehdit edilince bülbül kesilmiş.
Örnek 2: Çete üyesi bülbül kesilince, tüm çete çökertildi.
Örnek 3: Babası gelince bülbül kesildi.
Bülbül gibi okumak deyiminin anlamı
* Kolaylıkla okumak.
* İtiraf etmek.
Örnek: İki yıllık eğitimden sonra İngilizceyi de bülbül gibi okuyor.
Örnek 2: Parayı görünce, bülbül gibi okumaya başladı.
Bülbül gibi konuşturmak deyiminin anlamı
* İtiraf ettirmek.
Örnek: Eve gelsin de, bülbül gibi konuşturmasını bilirim.
Örnek 2: Tehdit edip, bülbül gibi konuşturmuşlar.
Örnek 3: Ne yaparlar ne ederler, bülbül gibi konuştururlar onu.
Bülbül gibi şakımak deyiminin anlamı
* Güzel sesle, neşeyle konuşmak.
* İtiraf etmek.
Örnek: Programa yeni gelen sunucu, gerçekten bülbül gibi şakıyor.
Örnek 2: Parayı görünce, bülbül gibi şakımaya başladı.
Bülbül çanağı gibi deyiminin anlamı
Pek ufak kase.
Bülbül gibi söyletmek deyiminin anlamı
İtiraf ettirmek.
Örnek: Eve gelsin de, bülbül gibi söyletmesini bilirim.
Örnek 2: Tehdit edip, bülbül gibi söyletirler.
Örnek 3: Ne yaparlar ne ederler, bülbül gibi söyletirler onu.