Yağmur yağarken küpünü doldurmak deyiminin anlamı
* Fırsat varken bundan yararlanmak, kazanç elde etmek.
* Olanak varken yararlanarak para ya da mal sahibi olmak.
Örnek: Bana bak aslanım, daha ne istiyorsun, yağmur yağarken küpünü doldur yoksa pişman olursun.
Yağmurdan kaçarken doluya tutulmak deyiminin anlamı
* Kötü bir şeyden kaçarken daha kötü bir şeye yakalanmak.
* Güç bir durumdan kurtulmaya çalışırken daha kötü bir durumla karşılaşmak.
* Bir tehlikeden, güç bir durumdan kaçarken daha kötüsüyle karşılaşmak.
Örnek: Babamdan kaçarken anneme yakalandım, anliyacağın yağmurdan kçarken doluya tutuldum.
Yağmura yakalanmak deyiminin anlamı
Yağmur yağarken dışarıda olduğu için ıslanmak.
Örnek: Biraz daha erken çıkabilseydim yağmura yakalanmayacaktım.
Örnek 2: Ünlü şarkıcı Kelly Rowland sahne çıkı yağmura yakalandı.
Kurşun yağmuruna tutmak deyiminin anlamı
Çok sayıda ve sürekli kurşun atmak.
Örnek: Adamın iş yerini, kurşun yağmuruna tutmuşlar.
Yağmur boşanmak deyiminin anlamı
Birdenbire (aniden) çok yağmur yağmak.
Örnek: Gelirken yağmur boşandı, eve zor girdik.
Örnek 2: Yağmur boşanınca hemen arabaya sığındık.
Yağmur olsa kimsenin tarlasına düşmez deyiminin anlamı
* Elinden geldiği hâlde kimseye iyilik etmeyenler için kullanılan bir söz.
* Elinden geldiği hâlde kimseye iyilik ve yardım etmeyenler için kullanılan bir söz.
Örnek: Ona fazla umut bağlamayın, yağmur olsa kimsenin tarlasına düşmez bir tip.
Yağmur olsa kimsenin tarlasına yağmaz deyiminin anlamı
Kimseye faydası ve yardımı yoktur anlamında bir söz.
Yağmur yemek deyiminin anlamı
Yağmurda iyice ıslanmak, sırılsıklam olmak.
Örnek: Ben önde, Nezir arkada, çamurlu yoldan, yağmur yiye yiye elimdeki pilli fenerin ışığında yürüyoruz. (R. H. Karay)
Örnek 2: Hazırlıksız yakalandık, eve gelinceye kadar epey yağmur yedik.
Siyem siyem yağmak deyiminin anlamı
Yağmur, kar ince ince yağmak.
Örnek: Siyem siyem yağan yağmurlarda az yürümedik.
İliğine işlemek deyiminin anlamı
* Çok ıslanmak.
* Çok üşümek.
* Bütün varlığını kaplamak, çok etkilenmek.
Örnek: Korunaklı sandığım köşe o kadar da korunaklı değildi. Yağmur iliklerime kadar işlemişti. (S. Dölek)
Örnek 2: En büyük payın yine de Celile’nin iliklerine işlemiş korkusu olacağını zannederim. (R. N. Güntekin)
Örnek 3: Her yer kar, soğuk insanın iliğine işliyor.
Örnek 4: Yağmur iliğime işledi.
Havanın gözü yaşlı deyiminin anlamı
Nerede ise yağmur yağacak anlamında kullanılan bir söz.
Örnek: Havanın gözü yaşlı, şemsiyeni almayı unutma.
Gök delinmek deyiminin anlamı
* Birdenbire çok ve hızlı yağmur yağmak.
* birdenbire, çok sulu ve yeğin yağmur yağmak, yağmur bardaktan boşanırcasına yağmak.
Örnek: Gök delinince önümüzü göremedik.
Bir yeri sel götürmek deyiminin anlamı
* Çok yağmur yağmak.
* Çok yağmurdan dolayı bir bölgede, yollar zor geçilir duruma gelmek.
Örnek: Sizin memleketi sel götürüyor, bizim buralar günlük güneşlik.
Örnek 2: Aşağı köyü sel götürüyor dediler, herkes mahsur kalmış.
Yüzüne tükürseler yağmur yağıyor sanır deyiminin anlamı
Çok arsız ve onursuz kimseler için kullanılan bir söz.
Örnek: üzüne tükürseler yağmur yağıyor sanırsın, ne edepsiz biri oldun sen.
Bardaktan boşanırcasına yağmak deyiminin anlamı
Yağmur çok şiddetli yağmak.
Örnek: Sabahleyin yağmur bardaktan boşanırcasına yağıyordu. (Ö. Seyfettin)
Örnek 2: Birden bardaktan boşanırcasına yağmaya başladı.