Elinin hamuruyla erkek işine karışmak
* Anlamadığı, bilmediği, beceremediği işleri yapmaya kalkışmak (kadınlar için).
* (kadınlar için) beceremeyeceği işleri yapmaya kalkışmak
Örnek: Elinin hamuruyla erkek işine karıştın, işi berbat ettin.
Hamur açmak
Yoğrulmuş hamuru inceltip yufka durumuna getirmek.
Örnek: Hamur açma işini hiç beceremem.
Örnek 2: Sen hamur açmakta Gözde’nin eline su dökemezsin.
Hamur gibi
* Yorgunluktan eli ayağı tutmayan.
* (insan için) bitkin durumda, çok yorulmuş
* Çok pişip bulamaç durumuna gelen yiyecek.
* (ekmek ve hamur işleri için) iyi pişmemiş, çiğ kalmış.
Örnek: Pide hamur gibiydi, yiyemedim.
Örnek 2: Bu sabah hamur gibiyim
Örnek 3: Tüm evi boya badana yaptık, her yanım hamur gibi.
Örnek 4: Bu pilav hamur gibi olmuş, hiç beğenmedim.
Hamur tutmak
Hamur hazırlamak.