Jorge Francisco Isidoro Luis Borges Acevedo veya bilinen adıyla Jorge Luis Borges, 24 Ağustos 1899 yılında Arjantin’in başkenti ve São Paulo’dan sonra Güney Amerika’nın ikinci büyük kenti olan Buenos Aires’te dünyaya gelmiş Arjantinli şair, öykü ve deneme yazarıdır. Babasının bir İngiliz okulunda öğretmen olmasının ve aile ortamının etkisiyle küçük yaşta İngilizce öğrendi ve çeviriler yaptı. Çocukluğundan beri kitap okumaya aşırı meraklı olan Borges, özellikle düşsel yapıtlara düşkündü. Bu düşkünlük yaratma ve yazma biçimini derinden etkilemiştir.
İngiliz kökenli seçkin bir ailenin çocuğu olan Jorge Luis Borges, 1914 yılında I. Dünya Savaşı başladığı sırada ailesi ile birlikte Cenevre’deydi. 1919 yılına kadar Cenevre’de kaldı, öğrenimini tamamladı; Fransızca ve Almanca öğrendi. 1919 yılında gittiği İspanya’dan 1921 yılında Arjantin’e döndü. Bu arada İspanyol edebiyatında Sembolist Akım olarak bilinen “Ultraist” hareketine katıldı. 1923 yılında yayımladığı ilk şiir kitabı Fervor de Buenos Aires’te (“Buenos Aires Tutkusu”) tangoları, çocukluk döneminin afacanlıklarını, kavgaları ve özgünlüğüyle kenar mahalle yaşamını konu aldı. 1929 yılına kadar yazdığı öbür şiirlerinde de konular aynıdır.
Jorge Luis Borges, 1930 yılından sonra edebiyat alanında yeni bir denemeye girişti. Şiir, eleştiri, deneme ve öykü türlerinin karışımından oluşan kısa yazılar yazmaya başladı. Bu özgün çalışmanın ilk ürünü Historia universal de la infamia’dır (1935; “Rezilliğin Evrensel Tarihi”).
Jorge Luis Borges için 1938 acılı bir yıl oldu. Babasının ölümü ve başındaki bir yaranın iltihaplanması sonucu geçirdiği ağır hastalıktan sonra bir süre konuşma yetisini yitirmesi bu yıla rastlar. Aynı yıl Buenos Aires’teki Ulusal Kitaplık’ta çalışmaya başladı. 1946 yılında kitaplıktaki görevinden alındı. 1955 yılına kadar yayıncılık yaptı. 1955 yılında kitaplıktaki görevine yeniden atanan Jorge Luis Borges aynı yıl, soyaçekimden kaynaklanan bir hastalıkla görme yetisini yitirdi. Daha sonra kendisini tümüyle edebiyat uğraşına veren yazar, okuma ve yazmayı annesi ile arkadaşlarının yardımıyla sürdürebildi.
1961 yılında Uluslararası Yayıncılık Ödülü’nü Samuel Beckett ile paylaşana kadar Borges tanınmış bir yazar değildi, Bu ödülden sonra ünü önce Avrupa’ya, sonra tüm dünyaya yayıldı. Yapıtları birçok dile çevrildi.
El hacedor (1960; “Düş Kaplanları”), El librö de los seres imaginarios (1967; “Düşsel Varlıklar Kitabı”) ve öteki yapıtlarının birçoğunun adlarından da anlaşılacağı gibi, Jorge Luis Borges yapıtlarını düşsel bir dünya ve düşünce oyunları üzerine kurar. Okuyucusunun bilgili, kültürlü ve hazırlıklı olmasını ister. Onu tarihin derinliklerinde kalmış gerçeklere götürür, birtakım varsayımlara dayanarak yarattığı dolambaçlı yollarda gezdirir. Öykülerini bilinen gerçeklerle kaynaştırarak büyülü, düşlerle dolu bir evren yaratır. Bildiği çok sayıda dilin olanaklarından da yarârlanarak, eski kitaplara, adı unutulmuş şair ve yazarlara göndermeler yapar. Felsefe terimleri, edebi alıntılar, matematik ve dille ilgili bilmeceler aracılığıyla anlattığı rüyalarıyla, sihirli aynalarda, düşsel yaratıklarla dolu gizemli bir dünya yaratır.
Yolları Çatallanan Bahçe (El jardin de senderos que se bifurcan; 1942), Ölüm ve Pusula (La muerte y la brújula; 1951), Kum Kitabı (El libro de arena; 1955) ve şiirlerinden yapıları seçmelerden oluşturulan Tılsımlar adlı yapıtları Türkçe’ye çevrilen Borges 14 Haziran 1986 yılında İsviçre’nin Cenevre kentinde ölmüştür.