Aeneas; (Aineias), Eski Yunan mitolojisinde Troya kral soyundan gelen Ankhises ile Aşk ve Güzellik Tanrıçası Aphrodite’nin oğludur. Tekrar belirtmek gerekirse Aeneas, Mitolojide Troia’lı bir savaş kahramanıdır. Troya kral soyu kentin kurucusu Tros’tan sonra iki koldan İlos’un, Ankhises de Assarokos’un torunudur. Yani Priamos ile Anhises’in babaları amca çocuklarıdır. Priamos’un oğulları (Hektor, Paris vb) ile Ankhises’in oğlu Aeneis da aynı kuşaktan büyük babalar bakımından amcaoğlu sayılırlar.
Aeneis, anası tanrıça olduğundan yarı tanrıdır ve bu bakımdan Hektor’dan da üstün sayılır. Troya Savaşları’na Aeneis, baba yurdu Dardanie’den gelir ve Dardanielilerin başında katılır. Aeneis’ın çocukluğu ve delikanlılığı Dardanie’nin bulunduğu İda Dağı (Kazdağı) eteklerinde geçer. Akhaoi’lu Akhilleus ile ilk çatışması da burada olmuştur. Troya Savaşlarında da Aeneis, yiğitlikte Hektor’dan aşağı kalmaz, zaman zaman ona öğüt bile verir. Akaların en ünlü kahramanlarıyla (Diomedes vb) döğüşür; fakat anası Tanrıça Aphrodite, Apollon ve öteki tanrılar onu hep ölümden korurlar. Diomedes ile vuruşmasında oğlunu kurtarmak isterken Aphrodite de yaralanır. İlyada’ da Aeneis’ın Troya Savaşları’nda ölmeyeceği; Troya kralı soyunun ilk atası Dardanos soyunu sürdüreceği; çünkü Tanrı Zeus’un ölümlü kadınlardan doğma çocuklarından en çok Dardanos’u sevdiği, Priamos’un soyundansa artık iğrendiği, Aeneis’ın ve çocuklarının Troya’ya kral olacakları, Tanrı Poseidon’un ağzından haber verilir. Aeneis ile ilgili söylenceleri toplu ve ayrıntılı olarak Latin ozanı Vergilius’ un Aeneis (Aeneas’ın Destanı) adlı yapay destanında anlatılır.
Aeneas Destanı
Dünyanın en büyük epik şiirlerinden biridir. Romalı şair Publius Vergilius’un yazdığı bu eser on iki kitaptan meydana gelmiştir. Eserin yarısı Mitoloji kahramanlarından Troia’lı Aineias’ın Troia alındıktan sonra yabancı ülkelerde dolaşmasını anlatır, yarısı da Aineias’ın İtalyada yaptığı savaşlara ayrılmıştır.
Eserin konusu
Troia’nın düşmesinden sonra Aineias, İtalya’ya giderken, Tanrılar Kraliçesi İuno’nun gönderdiği bir fırtına gemisini batırır; Aineias Afrika’ya çıkar. Orada Kartaca Kraliçesi Dido onu kurtarır. Sonra, Aphrodite’nin tesiriyle Dido delikanlıya aşık olur, onunla evlenmek ister. Tanrılar babası İupiter habercisi Mercurius’u göndererek Aineias’a yoluna devam etmesini bildirir. Aineias italya’ya hareket edince Dido, üzüntüden kendini öldürür.
Aineias İtalya’ya döndüğü vakit Cumae’li falcı kadın Sibyl onu yeraltına götürerek babasıyla görüştürür, babası ona kudretli bir ırkın kurucusu olacağını söyler. Bunun üzerine Aineias, Latium’a giderek, komşu bir devlet kiralının kızı Lavinia ile evlenir. Artık yaptığı savaşlarda başarı kazanmaktadır. Günün birinde Numicus ırmağının içinde kaybolur.
Vergilius, eserinde Yunanlı şair Omiros’un «İlilada» ve «Odyssea» destanlarını örnek almıştır. Ahenkli kelimelerle, çok kuvvetli tasvirlerle işlenmiştir. Eser, şairin ölümü üzerine tamamlanamamış, birçok beyitleri yarım kalmıştır. Sonradan başka şairler Destanı tamamlamak istemişlerse de Augustos bunu yasak etmiştir.