Türkiye’de gazeteciliğin öncüsü sayılan Agah Efendi, 1832 yılında İstanbul Sarıyer’de dünyaya gelmiş, Yozgatlı Çapanzâde Ömer Hulusi Efendinin oğludur.
İlk ve orta öğreniminden sonra tıbbiyeye kaydoldu, yedi yıl tıp öğrenimi gören Agâh Efendi, Tıbbiye öğrenimini yarıda bırakarak yabancı dil bilgisi yüzünden Babıali Tercüme Odası’na memur oldu. Paris elçiliğinde katiplik göreviyle bulundu (1852-1854), dönüşünde Karantina İdaresi’nde, Rumeli Ordusu örgütünde bulundu. Tercüme Odası’ndaki ikinci memurluğu sırasında tanıştığı İbrahim Şinasi ile birlikte ilk Türk fikir gazetesi Tercüman-ı Ahval’ı çıkarırlarken (21 Ekim 1860) memurluk yaşamını da sürdürdü. Başyazılarını 24 sayı sonra bırakan Şinasi”nin yokluğuna karşın gazeteyi yayınlamayı sürdürdü, bir yandan da posta nazırı olarak çeşitli yararlı hizmetlerde bulundu.
Yeni Osmanlılar Cemiyeti mensuplarıyla yakın ilişkilerde bulunduğu gerekçesiyle gazetesi kapatılınca (1866) yurt dışına çıktı ve Ali Paşa’nın ölümünden sonra döndü (1871). İzmit Mutasarrıflığı görevinde bulundu, padişahın kuşkuları yüzünden yönetim sorumlulukları elinden alındığı sürelerde Bursa ve Ankara’da sürgünde kaldı, bir süre sonra bağışlanarak Rodos Mutasarrıflığı’na atandı (1882), Midilli”ye gönderildi (1885), son görevi olan Atina Elçiliği’nde öldü, mezarı İstanbul’dadır.