Kılığına girmek deyiminin anlamı
Onun gibi giyinmek.
Örnek: Ayı kılığına girmiş iki oyuncu sahneye çıktı.
Kılığa bürünmek deyiminin anlamı
Oymuş gibi görünmek.
Örnek: Dost kılığa bürünüp, bizi arkadan vurmaya çalıştı.
Örnek 2: Kadın kılığına bürünmüş adam mahallede geziyordu.
Kılık kıyafeti düzmek deyiminin anlamı
Giysilerini yenilemek.
Örnek: Parayı aldığımıza ilk işimiz, kılık kıyafetimizi düzmek.
Örnek 2: Yarın ikimiz de kılık kıyafeti düzmeyi düşünüyoruz.
Kılık kıyafet deyiminin anlamı
* Üst baş ve dış görünüş, kisve.
* Giysi.
Örnek: Bu satıcının kılık kıyafetinde hayır yok.
Örnek 2: Pazarda kılık kıyafet satmaya başlamış.
Kılıktan kılığa girmek deyiminin anlamı
* Giysi değiştirmek.
* Sık sık düşünce değiştirmek.
Örnek: Program bitinceye kadar, sunucu kılıktan kılığa girdi.
Örnek 2: Basit bir iş için, kılıktan kılığa girmene gerek yok.
ATASÖZLERİ
Kılık kıyafet, köpeklere ziyafet
Giyinişi ve görünüşü kötü ve tiksindirici olanlar için söylenen bir söz.
Kılık kıyafetle adam, adam olmaz
İnsan vücudunu ne kadar iyi, güzel ve çekici giyim, kuşamla donatırsa donatsın, bütün bunlar kişiyi değerli kılmaz. Kişiyi değerli kılan güzel ahlâkı, becerisi, üretkenliği, bilgisi ve çalışkanlığıdır.
Kişi kılığına göre ağırlanır, lafına göre uğurlanır
İnsanlar ilk karşılaşmada genel olarak, bilmediği ve tanımadığı kişinin kılık kıyafetine, dış görünüşüne bakarak bir yargıya varır. Kişi, ilk izlenimler doğrultusunda bir tutum ve davranışla karşılaşır. Sonrasında kişinin tanınmasıyla nasıl biri olduğu anlaşılır. Tanışmadan sonra kıyafetine göre değil, kişiliğine göre davranılır.