Kapak atmak deyiminin anlamı
Aşırı, tıka basa dolmuş olmak.
Örnek: Buzdolabı kapanmıyor, kapak atıyor.
Kapağı bir yere atmak deyiminin anlamı
* Sıkıntılı bir yerden kurtulup rahat edeceği bir yere kavuşmak; uygun bir yere yerleşmek.
* İşe girmek.
Örnek: Evimize kapağı attık mı tamam, gel keyfim gel o zaman.
Örnek 2: Adam devlet memurluğuna kapağı atmış, şimdi kasılıyor.
Kapağı atmak deyiminin anlamı
Sıkıntısız, rahat bir yere sığınmak, kaçıp kurtulmak.
Örnek: Tek hayali devlet memurluğuna kapağı atmaktı.
Örnek 2: Zengin bir aileye kapak atmayı planlıyordu.
ATASÖZLERİ
Kaynayan kazan kapak tutmaz
* İçin için gelişen olaylar veya duygular bir yerde patlak verir, önüne geçilemez, kolay kolay yatıştırılamaz.
* İçin için büyüyen bir olay, bir duygu, çok geçmeden patlak verir.
* Büyük çaplı olaylar, küçük görülen bazı unsurların zaman içinde insanları etkilemesiyle öyle bir aşamaya gelir ki ansızın patlak verir. Olaylara daha büyümeden çözüm aranmalıdır. İş işten geçtikten sonra önlemlerin fazla etkisi olmaz. İçin için büyüyen bir olay, bir duygu, çok geçmeden patlak verir.
Göğe direk denize kapak olmaz
* Öyle işler vardır ki, insanın gücünü ve imkânlarını aşar; gerçekleştirilmesi mümkün değildir. Dolayısıyla bu tür işlerle uğraşmak, bu yolda hayallere kapılmak boşunadır.
* Hem gereksiz, hem de gerçekleştirilmesi hayale bile sığmayan şeylerle uğraşılmamalıdır.
* Bu dünya düzeninde iyilerde vardır, kötülerde. Zararlı nesnelerde vardır, zararsızlarıda. Fakat ilginçtir, Allah abes (boş, gereksiz) birşey yaratmamıştır. İnsan bundan ibret almalı, hem gereksiz, hemde gerçekleştirilmesi hayale bile sığmayan şeylerle uğraşmamalıdır.
Tencere yuvarlanmış, kapağını bulmuş
Çevre tarafından hoş karşılanmayan, sevilmeyen, beğenilmeyen; nitelik yönünden birbirine benzeyen iki kişi bir araya gelmiş.