Rahat ararsan mezarda
* Yaşayan her kişinin az veya çok kendine göre bir derdi, sıkıntısı mutlak bulunur.
* Kişi yaşadıkça dertleri eksik olmaz. Yaşamak bir mücadeledir. Doğaya karşı, dışardan gelen bütün etkenlere karşı verilen büyük bir mücadele. Yaşamak için kişi, çalışmak, para kazanarak ihtiyaçlarını karşılamak, çevresiyle olumlu bir uyum sağlamak zorundadır. Bütün bu çabalar kolay olmamaktadır. Bazen günlerce düşündürmekte, bazen de üzmektedir, insanın bir sorunu biter bitmez ikincisi başlamakta, arkasından üçüncüsü, dördüncüsü gelmektedir. Önceleri kendi sorunları varken, aile kurup çoluk çocuğa karışınca, bu kez aile sorunları başlamakta ve ölümüne kadar sürüp gitmektedir. Kişinin bütün bu dertleri, ancak ölümle sona ermektedir. Çünkü ölüm, etkisizlik, tepkisizlik, duygusuzluk, düşüncesizlik ve hareketsizlik yani rahat etmek demektir.
Parasız pazara kefensiz mezara gidilmez
Her işin bir kuralı, yöntemi vardır. Yapmak istediğiniz işi gerçekleştirmek için gerekli hazırlıkları yapmış olmanız gerekir.
Nazar insanı mezara hayvanı kazana götürür
Nazar, belli kimselerde bulunduğuna inanılan, kıskançlık veya hayranlıkla bakıldığında insanlara, eve, mala mülke hatta cansız nesnelere kötülük verdiğine inanılan uğursuzluk olarak ifade edilir. Nazar değen canlı veya cansız nesnelerin başına beklenmedik felaketlerin geldiğine inanılır. İslam dinine göre de nazar vardır. (Allah hepimizi nazardan, kem gözlerden korusun)
Faydasız baş mezara yaraşır
* Hiçbir iş yapmadan başkalarının sırtından geçinen kimseler ölmüş sayılırlar. Çünkü ölülerin de faydası yoktur.
* Varolmak, demirci körüğü gibi nefes alıp vermekten ve mideyi dolup boşaltmaktan ibaret değildir. Hayatın anlamı yararlı olmak, işe yaramaktır. Yaşayan kimse bir işe yaramalı, bir baltaya kulp olmalıdır. Bir işe yaramayan kişi, ölü kişi gibidir.
Arkadaşlık pazara kadar değil mezara kadardır
Arkadaş; birbirlerine karşı sevgi, saygı ve anlayış gösteren kimseler demektir. Gerçek arkadaş o kadar değerlidir ki iyi ölümüne kadar seninle sırdaştır, yoldaştır. En küçük bir zorlukta arkadaşlığını kesen asla gerçek bir arkadaş değildir.
Ağrısız baş mezarda gerek
* Yaşayan her insan dertten, çileden yakasını kurtarabilmiş değildir. Yaşadıkça da kurtaramayacaktır. Dolayısıyla dertsiz insan ancak mezarda bulunur. Bu demektir ki, insan dertten ancak ölünce kurtulacaktır.
* Yaşayan her kişinin derdi vardır. Dertsiz kimse ararsanız ancak mezarda bulursunuz. Yani kişinin derdi ancak ölmesiyle biter.
* Üzüntü, keder ve benzeri sıkıntılı durumlar biz insanlar içindir. Yaşayan her kişinin derdi vardır. Dertsiz kimse ararsanız ancak mezarda bulursunuz. Kişinin derdi ancak ölünce biter.
Mezar taşı ile övünülmez
Kişi, atalarının geçmişteki yaptıklarıyla ve değerleriyle övünmemelidir. İnsan, kendi yaptıklarıyla ve değeriyle övünmelidir.
Dertsiz baş, mezara taş
Herkesin kendine göre bir derdi, sıkıntısı vardır. Yaşayan her insan dertten, çileden yakasını kurtarabilmiş değildir. Yaşadıkça da kurtaramayacaktır. Dolayısıyla dertsiz insan ancak mezarda bulunur. Bu demektir ki, insan dertten ancak ölünce kurtulacaktır. Mezar taşıyla temsil edilen baş dertsizdir.
Aç mezarı yoktur
Kişi yoksul olabilir, işsiz ve parasız kalabilir ama aç kalmaz, çalışıp gelir elde etmek isteyen, tembellik yapmayan,mutlaka bir geçim yolu bulur.
Attan düşene tımar, deveden düşene mezar gerektir
* Attan düşen kişi fazla zarar görmez ancak deve, ata göre daha yüksek ve kinci bir hayvan olduğundan üstünden attığı kimseyi öldürebilir.
* İyi huylu insanlar, isteyerek ve bilerek kimseye zarar vermezler. Böyle biri yüzünden başımıza gelen felaketi onun da desteği ile çabuk atlatırız, zararların etkisi kalıcı olmaz. Kötü ve kinci kimselerin zararı insanlara daha çok acı verir.
Altmışından sonra zurna öğrenen mezarda çalar
Hayatta öğrenilecek her şeyin bir zamanı ve yaşı vardır. Zamanında öğrenilen şeyler faydalı olur. Zamanı geçince ise hiçbir işe yaramayacağından öğrenmek veya öğrenmemek arasında bir fark yoktur. Hatta öğrenmeye çalışmak bile zaman kaybı ve boşa çabadır.
Beşikte giren, mezarda çıkar
Küçük yaşlarda ortaya çıkan bir sağlık sorunu, edinilen bir huy kolay kolay o insanı terk etmez. Bu durumu değiştirmek de çok zordur. Kişi ölünceye kadar devam eder.
Mezara servet taşınmaz
İnsan öldüğü zaman bütün malını, parasını, makamını ve şöhretini bu dünyada bırakır. Dünya nimetlerinden ancak hayatta olduğu süre içinde yararlanabilir, bunlar öbür dünyaya götürülemez. Bu nedenle insan, hem kendisi için hem de yardım amacıyla başkaları için malını kullanmaktan, parasını harcamaktan kaçınmamalıdır. Mal varlığımız hayatımızı kolaylaştırmalı, bize ve çevremizdekilere mutluluk vermelidir. Kısaca, dünya malı dünyada kalır.
Tok iken yemek yiyen, mezarını kendi dişiyle kazar
Günümüzün en önemli sorunlarından biri obezite, yani aşırı şişmanlıktır. İnsan, acıkmadan yemek yememelidir, yerse kilo alır. Bu davranışını sürdürürse zamanla aşırı kilolu hale gelir. Bu, sağlığı için çok zararlıdır.
Ağrısız baş ararsan, mezara git
Yaşayan her insan dertten, çileden yakasını kurtarabilmiş değildir. Yaşadıkça da kurtaramayacaktır. Dolayısıyla dertsiz insan ancak mezarda bulunur. Bu demektir ki, insan dertten ancak ölünce kurtulacaktır.
Merak insanı mezara sokar
Çok meraklı kişiler, her konuda bir şeyler öğrenme peşindedir. Her şeyi öğrenme merakı, insanı birtakım tehlikelerle karşı karşıya getirebilir.
Ağrısız baş mezarda olur
Herkesin kendine göre bir derdi, sıkıntısı vardır. Yaşayan her insan dertten, çileden yakasını kurtarabilmiş değildir. Yaşadıkça da kurtaramayacaktır. Dolayısıyla dertsiz insan ancak mezarda bulunur. Bu demektir ki, insan dertten ancak ölünce kurtulacaktır.
Beşikle mezar arasına atılmış ömür köprüsü
Hayat, doğumla başlayan ve mezarda biten bir köprüdür.
Dertsiz baş, mezarda taş
Herkesin kendine göre bir derdi, sıkıntısı vardır. Yaşayan her insan dertten, çileden yakasını kurtarabilmiş değildir. Yaşadıkça da kurtaramayacaktır. Dolayısıyla dertsiz insan ancak mezarda bulunur. Bu demektir ki, insan dertten ancak ölünce kurtulacaktır. Mezar taşıyla temsil edilen baş dertsizdir.