Katıra baban kim demişler dayım attır demiş
* Kişi kusurlu yanının açığa çıkmasını istemez, bunu gizlemeye çalışır. Sadece iyi yanıyla görünmeye ve övünmeye gayret eder.
* Aşağılık duygusu içinde bulunan kişi, kendisini olduğu gibi göstermeye utanır da kötüyönünü gizler, sadece iyi yönüyle övünür.
* Bazı yönlerden yetersiz ve kusurlu olan kimseler, bu yönlerini örtmek için olmadık yollara başvururlar. Bunun gibi, aşağılık duygusu içinde bulunan kimse, kendisini olduğu gibi göstermeye utanır. Bu tür insanlar kötü yönlerini gizler, sadece iyi yönleri ile övünürler.
İyi evlat babayı vezir kötüsü rezil eder
* İstenilen ve beğenilen nitelikleri taşıyan, yararlı olup iyilik sunan evlâtlar baba ve anne için övünç kaynağı; kötülük yapan, sağlıksız, yararsız ve şerefsiz insanlar da utanç kaynağı olurlar.
* Babaya ün kazandıran da, el içine çıkamayacak bir duruma düşüren de evlatlarının tutumudur. Baba, akıllı, şerefli evladıyla övünür. Kötü, şerefsiz evladından da utanır.
* Babaya itibar kazandıran da, insanların içine çıkamayacak bir duruma düşüren de evlatlarının tutumudur. Baba, hayırlı, iyi evladı ile övünür. Kötü, şerefsiz evladından da utanır.
Çingeneye beylik vermişler önce babasını asmış
* Sorumsuz, bayağı ve soysuz kimse eline bir yetki ya da imkân geçince mizacının gereğini yerine getirir. Öyle ki değil yabancılara, en yakınlarına bile kötülük yapmaktan çekinmez. Ve işe başladığını böyle belli eder.
* Ne oldum delisi soysuz kişi, eline yetki geçince, en yakınlarına kötülükler yapmakla işe başlar.
Baba oğula bağ bağışlamış oğul babaya bir salkım üzüm vermemiş
* Babalar canlarının bir parçası olan çocukları için büyük özveri ve fedakarlıkta bulunurlar. Ama bazı çocuklar babaları (Diğer büyükleri de olabilir) için küçük bir özveride bulunmazlar.
* Babalar çocukları için büyük fedakârlıklara katlanırlar ancak çocuklar babaları için fedakârlıkta bulunmazlar.
* Babalar çalışır çabalar, çocukları için iyi bir gelecek sağlar. Bunu bir görev bilirler. Bir çıkar beklemezler. Bu uğurda bazen sağlıklarım yitirir, bazen de kendilerini feda ederler. Bütün bunlara rağmen, gün olur babalar çocuklarından bir şey bekler duruma düşünce, çocuklar istenen şekilde karşılık vermez. Çocukları için yaptıklarım hatırlayan babalar, bu duruma çok üzülürler. Nankörlük olarak nitelendirilen bu davranışlar toplumca hoş karşılanmaz.
Besledik büyüttük danayı şimdi tanımaz oldu anayı babayı
* Anne ve babalar evlatlarını büyütüp yetiştirmek için türlü sıkıntı ve zorluklara katlanırlar, hayırsız ve nankör evlatlar anne babasına saygı sevgi göstereceğine, saygısızlık edip onları tanımazlıktan gelirler, onların kalbini kırarlar.
* İyiliği, öyle gelişigüzel kimselere yapmamalıyız. Nice insanlar vardır ki yaratılış gereği bayağı ve nankördürler. İyilik edip yetiştirdiğimiz öyle sütü bozuk, iyilik bilmez kimseler vardır ki insana en büyük kötülüğü yaparlar.
* Elinde büyüttüğün kişi gün gelip sana nankörlük edebilir. Anne ve babalar çocukların sağlıklı büyümeleri, iyi bir eğitim görmeleri için her türlü zorluğa katlanırlar. Ama buna karşılık çocuklarından umduklarını bulamazlar. Çocuklar kendilerine karşı gerekli saygı ve sevgiyi göstermezler, hayırsız olurlar, onların değerini bilmezler, onları tanımazlar. Dolayısıyla da anne ve babanın emeklerine karşı nankörlük etmiş olurlar.
Babadan mal kalır kemal kalmaz
* Babası ölen kişiye maddi varlıklar kalabilir ama olgunluk ve fazileti miras olarak kalmaz.
* Baba oğluna miras bırakabilir; ancak onun yetişmesi ve topluma yararlı olması için bir katkıda bulunamaz.
Babaya dayanma karıya güvenme
Kişi, maddi konularda babasına değil kendine güvenmelidir. Kadın ise kolay etkilenen bir varlık olduğu için verilen sırları bir başkasına aktarabilir.
Babası ölen bey anası ölen kadın olur
Bir ailede baba veya anne öldüğü zaman anne babanın sorumlulukları ve işlerin idaresi çocuklara kalır. Erkek babanın, kız annenin görevlerini üstlenir.
Babanın sanatı oğula mirastır
Çocuk daha küçük yaşta babasına yakın olduğundan ister istemez babasının sanatı ile ilgilenir ve zamanla bu sanatı, işi öğrenir. Büyüyünce kendisi de bu sanatla uğraşır. Böylece bir sanat, babadan oğula miras kalır.
Baban bana öğüt verirken ben inek gözünde kırk sinek saydım
* İnsanlar ve özellikle gençler kendilerine nasihat edilmesini pek sevmezler, çoğu zaman da nasihat edeni dinlemezler ve dikkatlerini başka şeylere verirler.
* Babalarımız, büyüklerimiz, öğretmenlerimizin sözlerini dinlemek gerekir. Onların nasihatlerini kulak ardı etmemek gerekir. Onların bizim için söyledikleri şeyler bizim iyiliğimiz içindir.
Baba mirası yanan mum gibidir
Çoklukla insanlar bir emek vererek kazanmadıkları malın değerini pek bilmezler, meğer ki bu baba malı ola. Babadan kalan mal, mülk ya da para hazır olduğu, değeri de pek bilinmediği için kolay ve çabuk harcanır; tez biter. Bu bakımdan babadan kalan mirasa güvenip çalışmamak, bir kazanç yolu tutmamak son derece sakıncalıdır. Kişilik sahibi olan kimse ise baba malına güvenmez, alın teri dökerek kazanmaya çalışır, kazandığının değerini de bilir, ona sahip çıkar, dolayısıyla onu dikkatle harcar.
Baba koruk yer oğlunun dişi kamaşır
* Aile reisi olan babanın önceleri yaptığı kötü bir işin veya ödemediği borçların sıkıntısını çocukları çekebilir.
* Babanın yaptığı kötü işin sıkıntısını çocuk çeker. Çocuklar, büyüklerin yaptığı kötü işten dolayı arkadaşları arasında kendilerini eksikli ve suçlu hissederler. Babanın bıraktığı kötü şöhret öldükten sonra evladı için üzüntü kaynağı olmaya devam eder.
Karga mandayı babası hayrına bitlemez
* Bir kimse başkasına hizmet ediyorsa bunda kendisinin de çıkarı vardır.
* İnsanlar genellikle bir çıkarı olduğunda, başka kişilere hizmet eder, onlar için iş görürler.
Oğlan babadan öğrenir sofra açmayı, kız anadan öğrenir biçki biçmeyi
Erkek çocuk, erkeklerin yapması gereken şeyleri babasından, kız çocuk da kadınların yapması gereken şeyleri annesinden öğrenir; anne ve baba bunları bilmiyorsa çocuktan böyle şeyler beklenemez.
Sade pirinç zerde olmaz, bal gerektir kazana; baba malı tez tükenir evlat gerek kazana
* Hakkıyla yararlanılacak bir şeyin meydana gelmesi için birtakım ögelerin bir araya gelmesi gerektir; kişi kendi emeği ile kazanç sağlayıp bunu baba malına katmıyorsa babasından kalan mal tez tükenir.
* İnsanlara babasından mal kalır. Ama bu, kişinin o malı iyi kullanacağını göstermez. Hazır yemeye başlanırsa tez zamanda tükenir, biter. Kişi kendine, kendi emeğine güvenmelidir.
Anası turp babası şalgam (Anası sarımsak babası soğan)
* Toplumca pek önemsenmeyen, değer verilmeyen, hatta küçümsenen anne ve babadan kendilerine çekmeyen, üstün yetenekli, değerli evlatları olabilir.(Gülbeşeker :Gül çiçeği ve şeker ile yapılan macun kıvamında bir reçel türü)
* İyi nitelikli kişiler her ne kadar kötü ortamlara bulunsalar da benliklerini kaybetmezler.
* Ne olduğu belirsiz kimselerin çocuğu.
Anan güzel idi, hani yeri, baban zengin idi, hani evi
* Hayatta hiçbir duruma güvenilmez, kalıcı gözüyle bakılmaz. Bizim olan hiçbir şey, sürekli olarak elimizde kalmaz. Gençliğinde güzel olanlar, yaşlandıkça güzelliklerini yitirirler. Zenginlik içinde olanlar, gün gelir, evlerinden bile olabilirler.
* Hiçbir duruma güvenilmez. Bizim olan hiçbir şey, sürekli olarak elimizde kalmaz. Genç iken güzel olanlar, yaşlandıkça güzelliklerini yitirirler. Önce zengin olanlar, gün gelir, evlerinden olurlar.
Anan gibi saç büyüteceğine baban gibi bıyık büyüt
Erkek çocukları genellikle babalarının yaptıklarını örnek alırlar. Özellikle erkeklerin pek yapmadığı davranışları sergileyen erkek çocuklarına babasının davranışlarını ve hareketlerini örnek alması için söylenen sözdür. Ağırlık olarak da uzun saç bırakan erkeklere karşı sıkça söylenen bir sözdür.
Babamın öleceğini bilseydim kulağı dolu darıya satardım
İnsan en değerli malının karşılıksız olarak elinden gideceğini bilse onu yok denecek kadar az bir paraya satar.
Baba ekmeği zindan ekmeği koca ekmeği meydan ekmeği
* Bir kadın için babasının veya çocuğunun evinde barınıp onların eline bakmak çok kötü bir durumdur; onun gönül ferahlığı ile yaşayacağı yer, kocasının evi, serbestçe harcayacağı para kocasının parasıdır.
* Kadınlar için baba evinde kalmak, belli bir zamana kadar normaldir. Evlendiği zaman ise kendi kurallarına göre yaşayacağından dolayı daha rahat olacaktır.
Baba himmet, oğul hizmet
* Büyüklerin, kendilerine el uzatıp yardım etmelerini istemeye hak kazanabilmek için küçüklerin görevlerini iyi yapmaları gerekir.
* Aile büyüklerimizin, bize el uzatıp yardım etmelerini isteyebilmemiz için öncelikle küçük olarak bize düşen görevleri hakkıyla yerine getirmemiz gerekir.
Baba kırk oğul beslemiş, kırk oğul bir babayı beslememiş
* Baba kaç çocuğu olursa olsun, hiçbir ayrım yapmadan hepsine bakar, onları büyütür; çocukları ise yoksul ve yaşlı durumdaki babalarının bakımını “sen bak, o baksın” gibi gerekçelerle bir türlü sağlayamazlar.
* Aile reisi olan baba ne kadar çok çocuğu olursa olsun, onları en iyi şekilde yetiştirmek için gerekenleri en iyi şekilde yapmaya çalışır, fedakarlık eder. Fakat çocuklar büyüyüp kazanç elde etmeye, kendi ayakları üzerinde durmaya başladıklarında, yaşlı ve yoksul düşen babalarının ihtiyaçlarını karşılamaktan, ona yardım etmekten kaçınırlar. (Böyle evlatlara nankör denir. Bu tipleri ne Allah sever, ne de kullar. Çünkü babasına merhamet etmeyen, kimseye merhamet etmez.)
Baba malı tez tükenir, evlat gerek kazana
Kendini bilen, yaşama sorumluluğu duyan akıllı evladın gerçek malı, kendisinin kazandığı maldır.
Baba oğluna bir bağ bağışlamış; oğul babaya bir salkım üzüm vermemiş
* Babalar canlarının bir parçası olan çocukları için büyük özveri ve fedakarlıkta bulunurlar. Ama bazı çocuklar babaları (Diğer büyükleri de olabilir) için küçük bir özveride bulunmazlar.
* Babalar çocukları için büyük fedakârlıklara katlanırlar ancak çocuklar babaları için fedakârlıkta bulunmazlar.r.
Baba vergisi görümlük, koca vergisi doyumluk
* Bir babanın kızı için harcadığı para, hazırladığı çeyiz göstermelik olmaktan ileri gidemez, kızın yaşam boyu süren giderlerini kocası üzerine almıştır.
* Bir babanın, kızının kuracağı yuva için harcadığı para, hazırladığı çeyiz, göstermelik olmaktan ileri geçemez. Kızın ömür boyu süren büyük giderlerini kocası üzerine almıştır. Çeyiz olarak gelen şeyleri eskidikçe, bittikçe yenileyen kocasıdır.
Saksağan, danayı babası hayrına bitlemez
* Bir kimse başkasına hizmet ediyorsa bunda kendisinin de çıkarı vardır.
* İnsanlar genelde bir çıkarı olursa, başka kişilere hizmet ederler.
Babamın adı Hıdır, elimden gelen budur
Gücüm ancak bu kadarını yapmaya yeter.
Babasından mal kalan, merteği içinden bitmiş sanır
* Miras yoluyla mal edinen kimse, onun için ne denli çabalar gösterilip sıkıntı çekildiğini bilemez.
* Bir malı elde etmenin zorluk ve sıkıntısını yaşamayan, onu miras yoluyla elde eden kişi o mal için harcanan emek, para ve çabaları pek umursamaz.
Bağ babadan, zeytin dededen kalmalı
Bağ, bir kuşak geçecek kadar yaşlandıktan sonra bol ürün verir, zeytinin bol ürün verebilmesi için en azından iki kuşaklık bir zaman geçmelidir.
Bir baba dokuz evladı besler, dokuz evlat bir babayı beslemez
Çok çocuğu olan baba, her çocuk babasına bakılmasını ötekinden beklediği için sıkıntıda kalır.
İncir babadan, zeytin dededen
Bağ, bir kuşak geçecek kadar yaşlandıktan sonra bol ürün verir, zeytinin bol ürün verebilmesi için en azından iki kuşaklık bir zaman geçmelidir.