İğrenmek; bir şeyi kirli ve pis bulmaktan dolayı mîde bulandırıcı bir his duymak, tiksinti verici bulmak, tiksinmek gibi anlamlara gelir. İğrenmek mecaz anlamı da; kötü bulup nefret etmek, ikrah etmek, çok aşağılık, çok bayağı bulmak demektir. İşte iğrenmek kelimesi ile ilgili cümleler.
– Yoksul, şüphesiz ki Adana’da bulunmaktan korkmuyordu, iğreniyordu. (R. H. Karay)
– Hani, o büyük cevizin dibinde gelip de arkama döndüğüm zaman seni görünce vallahi şaşırdım ve senden iğrendim. (E. İ. Benice)
– Onlar mahallî hayattan iğreniyorlardı. (Y. Kemal)
– Asıl iğrendiğim, ürktüğüm elleriydi. (R. H. Karay)
– Bu çaydan o kadar iğrendi ki… (P. Safâ)
– Politika yapanlar bile bâzan yaptıklarından iğrenirler. (B. Felek)
– Hiç ben senin ağzından iğrenir miyim? (A. M. Efendi)