Eğri; doğru ve kırık çizgi biçiminde olmayıp yönünü değiştirerek devam eden, aynı istikāmet üzere gitmeyen, çarpık, kavis biçiminde olan, kavisli, mukavves gibi anlamlara gelir. Eğri mecaz anlamı; kānûnun, hak ölçülerinin ve ahlâk kurallarının gerektirdiği şekilde davranmayan, nâmuslu, dürüst ve güvenilir olmayan, hakka veya aslına uygun olmayan, yanlış, hatâlı demektir. Eğri bakmak mecaz anlamı da, kötü niyetle veya küçümseyerek bakmak demektir. İşte eğri kelimesi ile ilgili cümleler.
– O, hiç kimseye eğri gözle bakmazdı.
– Niye çizgileri eğri çiziyorsunuz?
– Bu ofiste bugüne kadar kimseye eğri gözle bakmadık.
– Eğri ve altın kakmalı kılıçlar. (Ö. Seyfeddin)
– Bu adam eğridir, sakın inanmayın ona.
– Masa eğri, yakında devrilecek gibi duruyor.
– Sana eğri gelen ne varsa hemen düzeltmek için göreve başlayabilirsin.
– Ve rüzgârlı havalarda / Yağmur eğri yağar. (O. V. Kanık)
– Eğri çizgi çok komik olmuş.
– Bastığıyçün neylerin âvâzını nâlem benim / Ben garîbe nâyzenler eğri eğri baktılar. (Zâtî)
– Düz çizgi çiz dedim,eğri çizgi çizmişsin.
– Omurga eğriliğini düzeltmeye çalışıyor.
– Gazetecilik bu oğlum, eğri, doğru yazılıp çıkmalı. (M. Ş. Esendal)
– Her nedense bütün eğri dalları kesip budamışlar.
– Hasan, sürekli eğri söz söylüyor.
– Bazı arkadaşlarına eğri gözle bakmaya başladığını düşünüyorum.