Budala; aklının azlığından dolayı yeterince düşünemeyen ve akıllıca hareket edemeyen, zekâ yönünden geri, aptal, ahmak, bön, alık, bir şeye düşüncesizce düşkünlük gösteren kimse gibi anlamlara gelir. Budala mecaz anlamı ise, bir şeye aşırı düşkün demektir. İşte budala kelimesi ile ilgili cümleler.
– A zavallı çocuk sevdâ budalası olmuş, baksanıza gözleri bel bel bakıyor. (H. R. Gürpınar)
– Para kazanmak ve zevk sürmekten ötesini budalalık sayardı. (S. Erol)
– O budala bu sözdeki nükteyi asla kastetmemişti. (T. Buğra)
– Bir adamı hüngür hüngür ağlatacak derecede gülünç bir budalalık olduğunu anlıyor. (Ö. Seyfeddin)
– Biz ondan yaşlı üç akıllı bu budalaya inandık. (H. R. Gürpınar)
– Hem bu ne budalaca tesellî. (P. Safâ)
– O çok budaladır.
– Kendisi için bu budalaların arasında bir dakika geçirmek artık bir asır kaybetmeye müsaviydi. (Ö. Seyfettin)
– Bir budala gelir kırar kemanı.
– Arapça’da cemi olan “büdelâ”yı müfret olarak Türk hançeresine tıpatıp uydurarak budala şekline soktuk, fakat onun müfredi bedîl’i semtimize uğratmadık. (N. Muallimoğlu)
– Budala kızını sokağa atacak değil ya!
– Ben bîçâre bu sözlere budalaca inandım. (M. E. Yurdakul)