Cümbüş; şevk, neşe ve coşkunluk dolu hareket, kaynaşma, eğlence, âlem, zevk ve eğlence toplantısı, sazlı sözlü eğlenti, âhenk gibi anlamlara gelir. İşte cümbüş kelimesi ile ilgili cümleler.
– Bu hafta kızlarla buluşup, cümbüş yapmayı planlıyoruz.
– Bayramlar seyranlar mı dersin, şenlikler cümbüşler mi. (O. V. Kanık)
– Yekpâre taştan kafes gibi işlenmiş pencerelerden, belki de renkli camlar arasından süzülerek gelen (…) bir ışık, bir renk cümbüşünün üzerine düşerdi. (A. H. Tanpınar)
– Bu geceki toplantının cümbüşlü olacağı anlaşılıyor.
– Dün gözlerimiz Balkan için incilenirken / Cümbüş yapacak çıkmadı vîran evimizde. (K. Kamu)
– Yavaş yavaş fırçalardan, boyalardan, renklerin cümbüşlerinden başka her şey çevresinden siliniyordu. (C. Uçuk)
– Bir ziyafette cümbüş yapanları teker teker tokatlamış. (A. Kabaklı)
– Gecenin bir vakti gürültüyle uyandım bir de ne göreyim bizim mahallede cümbüş var.
– Artık cümbüşte yoksam geceleri / Sanmayın tarafımdan ihânet var. (C. S. Tarancı)
– Kendimi etrâfımdan akan dalgaların cümbüşüne terkedecektim. (H. Z. Uşaklıgil)
– Bu sınavdan başarılı olursam bizim evde cümbüş olur
– Saz, söz başlasın, içki ile kafalar iyice dumanlansın, cümbüş tam kıvamını bulsun. (H. R. Gürpınar)
– Onlara çok zaman kedi, köpek, horoz, tavuk taklidi yapar, dükkânın önünde bir alay adam toplanır, bir cümbüştür giderdi. (H. E. Adıvar)
– Madrid’de üç hafta önce yas vardı, şimdi ise cümbüş var.
– Yıl sonu yaklaşınca, okullarda cümbüş yapanlar çoğalır.