Bohça; içine çamaşır, havlu, giysi gibi şeyler konulup sarılan ya da bağlanan dört köşe kumaş, bu dört köşe kumaşa sarılmış eşya demektir. İşte bohça kelimesi ile ilgili cümleler.
– Hiç sebepsiz yere bohçasını koltuğuna verip fabrikadan uzaklaştırdılar onu.
– Bohçası koltuğunun altında dolanıp duruyordu.
– Yamalı bohça gibi niye oraya buraya yamayıp duruyorsunuz?
– Bohçamı topladım ve buradan gidiyorum.
– Hemen hemen her giyim eşyası bohçada ve sandıkta saklanırdı. (R. H. Karay)
– Oğlan evine kız evi bohça hazırlar kız evinede oğlan evide bohça hazırlar.
– Bohçasını toplamış bana doğru geliyor.
– İçeri girdikleri gibi Mahpeyker hemen dolaba koştu, içinden bir canfes bohça çıkardı. (N. Kemal)
– Kızın birkaç bohça giysisi varmış.
– Her insanın yanında mutlaka bohçası olmak zorundadır.
– Kız tarafının hazırladığı bir bohça çalgı eşliğinde damat tarafına verilir.
– Nişan bohçası hem gelin hem de damat tarafından hazırlanır.
– Bohçasından neler çıktı bir bilsek…
– Günün birinde bohçasını koltuğuna alıp kıyı mahallelerden birinde oturan ablası Fitnat Hanım’ın evine gitti. (M. Ş. Esendal)
– Senin bohçanda her zaman yedek bir şeyler olur.
– Kimi şallar sarar bohçası yoktur. (P. S. Abdal)
– Köy düğününde cuma akşamı bohça götürme töreni yapılır.