Uşaklık etmek deyiminin anlamı
* Bir kimseye hizmet veya kulluk etmek.
* Kendi çıkarı için yasal veya ahlaki olmasa bile başkasının her dediğini yapmak zorunda olmak.
Örnek: Aralıksız dokuz yıl o konakta uşaklık ettim.
Örnek 2: Dileyin bir ömür size uşaklık edeyim efendim.
Örnek 3: Padişaha uşaklık etmekte kusur etmezlerdi.
Örnek 4: Para babalarına uşaklık etmekten vazgeçmiyorlar.
Örnek 5: Biz senin kime uşaklık ettiğini elbet öğreneceğiz.
Örnek 6: O adama uşaklık etmeyi bırak, başın büyük belaya girecek.
Uşaklığını yapmak deyiminin anlamı
* Bir kimseye hizmet veya kulluk etmek.
* Kendi çıkarı için yasal veya ahlaki olmasa bile başkasının her dediğini yapmak zorunda olmak.
Örnek: Aralıksız dokuz yıl o konağın uşaklığını yaptım.
Örnek 2: Dileyin bir ömür sizin uşaklığınızı yapayım efendim.
Örnek 3: Para babalarının uşaklığını yapmaktan vazgeçmiyorlar.
Örnek 4: Biz kimin uşaklığını yaptığını iyi biliyoruz.
Örnek 5: O adamın uşaklığını yapmayı bırak, başın büyük belaya girecek.
Ben diyorum hadımım, o soruyor oğul uşak neyin var deyiminin anlamı
Ben bir konuda yetersiz, güçsüz olduğumu, bu işi yapamayacağımı söylüyorum, o hâlâ yapmamı istiyor anlamında kullanılır.
Az ye de uşak tut deyiminin anlamı
İkide bir bana iş buyurma; ben senin uşağın değilim, anlamında söylenir.
Örnek: Sen beni ne sanıyorsun, az ye de uşak tut!
Örnek 2: Az ye de uşak tut Şakir, benim işim gücüm var.