Aman; güç, endişe yada tehlikeli bir durumda yardım isteğini anlatır. Ayrıca aman; emniyet, imdat dileme, yardım isteme, afv, ricâ, yalvarma, bağışlanma isteği, niyâz, kızgınlık, usanç, tenbih, bıkkınlık, sakındırma, dikkat çekme, uyarı, çok beğenme, zevk alma, şaşkınlık, hayret, küçük görme, beğenmeme, öfke, ayıplama gibi anlamlara da gelir. İşte aman kelimesi ile ilgili cümleler.
– Aman dileyene kılıç kalkmaz.
– Nihayet düşman amana geldi.
– Gidip müdüre söyleyeceğim diyorsun, ama ben aman derim!
– Aman yetişin, çocuk boğuluyor!
– Aman bulmak için tüm tanıdıkları aradık.
– Aman efendim, bana öyle şeyler söyledi ki donakaldım.
– Niccola dürüst adam. Cinâyetler karşısında aman ne ayıp diye yaygarayı basmıyor. (C. Meriç)
– Düşmana aman vermek yok.
– Ayol itmesene! Sen de! Aman bu erkekler! (B. Felek)
– Aman da ne güzel şey!
– Aman eczâcı beyefendi, bomba mı düştü acaba? (B. Felek)
– O gece, aç kurtlar sürüye aman zaman dedirtmedi.
– Ölmek, yaşamak, ya can çekişmek / Râzıyız, aman fakat değişmek… (A. Hâmit)
– Aman, çocuğa iyi bakın!
– Aman Ahmet Bey yere tükürme, imam gelirse anamı ağlatır. (B. Felek)
– Aman ne uğraştırdı beni.
– Aman, sıktın artık!
– Aman kendine dikkat et! (A. H. Tanpınar)
– Aman, acele etmeli, vakit geçiyor. (S. F. Abasıyanık)
– Aman bir edâlı kız gider. (O. V. Kanık)
– Aman kusûra bakmayın.
– Böyle kahpe insanlara sakın aman zaman dedirtmeyin!
– Aman bitmesin bu rüyâ / Uyandırma beni kuzum. (O. S. Orhon)
– Aman bırak beni!
– Şaşıran garsona, aman uyandırmayın, sonra gelir alırım dedi. (A. H. Tanpınar)
– Çok pişman olmuş şimdi aman istiyor.
– Aman memur efendi, kaptana işâret et kalkmasın, Hesnâ Hanım geliyor. (H. R. Gürpınar)
– Aman şuna bakın, kendini adam yerine koymuş.
– Aman, bu laflardan da bıktık!
– Düşmana aman dedirtmek boynumuzun borcu oldu artık.
– Aman ne olur, bana dokunmayın!
– Aman, bir daha yapmam!
– Hoca bittabi, aman nasıl olur? Kardeşinin kızı senin kızın demektir, haramdır cevâbını verir. (A. H. Tanpınar)
– O gece, aç kurtlar sürüye aman vermedi.
– Aman bu bacak ne hâle gelmiş! (P. Safâ)
– Teslim olan halka aman vererek hepsini evlerine yolladı. (F. R. Atay)
– Aman şu sivrisinek, kovarsınız gitmez. (O. S. Orhon)
– Böyle kahpe insanlara sakın aman vermeyin!
– Evi satacakmışsın, aman derim!
– Aman bu kadınlar! Demek Hesnâ Hanım’ın bana sû-i nazarı var. (H. R. Gürpınar)
– Amanı kesilinceye kadar koştu.
– Galiba bu sene soğuk aman dedirtecek. (R. H. Karay)
– Aman yâ Rabbi diyenlere kıyılmaz. (P. S. Abdal)
– Çocuğun okulunu değiştirecekmişsin, aman deyim!
– Aman Allahım!
– Aman yetişin, yanıyoruz!
– Düşmanı amana getirmek boynumuzun borcu oldu artık.
– Bölgede yabancı satıcılar aman zaman bilmezler.