Saat; vakit, zaman, altmış dakikadan oluşan ve bir günlük sürenin yirmi dörtte birine eşit olan zaman parçası, günün hangi saati olduğunu gösteren araç, bir işin yapıldığı belli bir zaman, günün hangi anı olduğunu gösteren alet, sayaç gibi anlamlara gelir. İşte saat kelimesi ile ilgili cümleler.
– Saat bu saat tam içeri girme zamanı şimdi.
– Böyle saat gibi işleyen bir kuruluşun başında olmak güzel bir şey.
– Bulaşık makinesini onardım, şimdi saat gibi işliyor.
– Ona güvenemem, çünkü saati saatine uymaz.
– Doğum günümde en çok beğendiğim saati hediye almış.
– Saat on bir buçuğu çalıyor, ne zaman evlenmeyi düşünüyorsun?
– Kolundaki saate baktı, saat tam üçtü.
– … herkes ona artık vaktini ibadete hasretmek zamanının geldiğini, daha doğrusu ahireti düşünmek saati çaldığını ima ediyordu. (H. E. Adıvar)
– Kaç saattir seni burada bekliyorum.
– Saat başı galiba! Dilerseniz biraz ara verelim.
– Oyuncular meyus olmayarak gene saati geldiği vakit perdelerini açtılar. (M. Ş. Esendal)
– Yarın ki toplantının saat kaçta yapılacağını biliyor musun?
– Gitme saati çalıyor, yola çıksa iyi olacak.
– Uyku saati geldi.
– Karabalçıklı çiftliği kasabadan sıkı yürüyüşlerle bir saat çeker. (R. N. Güntekin)
– Seninle beraberken saatin nasıl geçtiğini anlamıyorum.
– Yaşı ileri de olsa, kalbi saat gibi çalışıyor.
– Kahvaltı saati, haydi kalkın.
– Tren kalkalı bir saat oldu.
– Saat tuttum, yolculuğumuz tam beş saat sürdü.
– Saatler ne zaman ileri alınacak ve yaz saati uygulamasına ne zaman geçilecek.
– Elektrik saati bozulmuş.
– Saat kaçta gelmeyi düşünüyorsun?
– Saat üç yönünde giden bir yat gördük.
– Kolundaki krom saate göz attı. (R. H. Karay)
– Yarın saat kaçta geleceksin?
– Saat dokuz yönünde ilerlemeye devam edin.
– Çarşamba günü saat 19:00’da dişçide randevum var.